Halk TV’de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel’in konuşmalarından öne çıkanlar şöyle:
“Bu iktidarın ‘asgari ücretliyi, emekliyi enflasyona ezdirmeyiz’ diye bir söylemi vardı. Tabii bunun yılların toplamına baktığınızda gerçek olmadığı doğru ama son birkaç yılda enflasyon oranında zam yapma gibi bir noktada. Enflasyonun yüzde 50 olacağı belli, öyle olunca da asgari ücretin en az 25 bin olması gerekiyor. Ama hatırlarsanız bundan iki buçuk ay önce ‘enflasyon yüksek çıkabilir, gerçekleşen enflasyona göre değil, hedeflenen enflasyona göre zam yapmak lazım’ diye bir söylem çıktı. Şimdi hedeflenen enflasyon deyince orta vadeli programa veya son ilan ettikleri revizyonlara bakınca orada durum felaket. Yüzde 25 ila 30 arasında rakamlar telaffuz etmişler. Yüzde 30 yaparsa bu oluyor işte.
Biz de 30 bin lirayı söylerken çok rahat söylemedik, çok daha üstü olması lazım. Maalesef bu memlekette insanlar kendilerini anlamayanları anlamaya çalışıyor. Asgari ücreti belirleyenler ya da onları çalıştıran patronlar yıllardır sömürüyorlar, ama insanlar yine de ‘o kadar çok’ falan diyor. Aslında bugün 17 bin liralık asgari ücret, geçtiğimiz yıllardan birikerek yarattığı mağduriyet düşünüldüğünde 35-40 bin lira olsa çok değil. Türkiye’deki yaşam şartları düşünüldüğünde çok değil değil, o bile yeterli değil.
Bu binaya bu kadar sinirli, kızgın, hırs küpü geldiğim bir başka gün olmadı. Millet burnundan soluyordu, AK Partili de MHP’li de muhalefet partilerine oy vermiş insanlar da. Ve ben Erdoğan’ın sahayı okuyacağına, anketlere bakacağına ve bu yanlışı yapmayacağına inanıyordum artık. Yani ben 25-30 bin lira arası bir şey belirleneceğini düşünüyordum. Bu 22 bin lira kaba tabirle küfretmek gibi bir şey insanların yüzüne. Çünkü gerçekten çok kötü durumda insanlar. Bu şartlar altında bu kötülüğü yapabileceklerini düşünmüyordum. Kendilerinin de bu riski alabileceğini düşünmüyordum.
MYK üyelerini bu sabah toplanmak üzere davet ettik, verimli bir toplantı gerçekleştirdik. O toplantıda birinci kararımız; bugün grubun Meclis’e gitmemesi ve Genel Merkez’e gelmesiydi. Madem 30 binin altında yokuz, bugün Meclis’te yokuz. Oturduk, konuştuk. Birinci önceliğimiz olarak akla işçi sendikaları geliyor. Son söyleyeceğimi başta söyleyeyim; sözümüze değer veren herkese, hatta sözümüze değer vermeyen ve bizden nefret eden bütün işçilere söylüyorum; onun çıkarı örgütlenmekte. İktidar kimde olursa olsun örgütlenmekte. Sendikaların iyisi kötüsü var, o ayrı bir tartışma, ama en kötü sendika sendikasız olmaktan iyidir. Bu yüzden bütün işçileri örgütlenmeye devam ediyoruz. Ve işçilerin dün ‘ya bu kadarını da beklemiyorduk, hiç mi değerimiz yok’ hissiyle uyuduklarını biliyorum.
Neye hayırlı olacak asgari ücret, bu asgari ücret kime hayır edebilir? Öyle hayrolacak bir şey verirsin de ‘hayırlı olsun’ dersin, kahredecek bir şey verdin sen. ‘Enflasyona ezdirmedik’ demek bu kulakların duyduğu en büyük yalan. Hangi enflasyona ezdirmemiş! TÜİK’e göre bile, senin TÜİK’ine göre bile yüzde 18 ezdirdin.