Özellikle son 6 yılda hukuktan ve adaletten uzaklaşma, liyakatsizlik, gösteriş ve şatafat merakı dolayısıyla ekonomik sıkıntıların büyüdüğüne dikkat çeken Karal, özellikle kamu binaları ve belediyelerde gün yüzüne çıkan lüks harcamalarla ilgili yapılacak tasarrufun gerekli ve yerinde olduğunu bildirdi.
“Devletin malı deniz” yaklaşımıyla mücadele edilmesinin gerekliliğini vurgulayan Karal, şu ifadeleri kullandı:
“Ülkemizin kaynakları o kadar hoyratça kullanıldı ki şimdi işler rayından çıkınca hükümet bu durumu düzeltme telaşına düştü. Vatandaşımız için harcanan her bir kuruş çok önemli ve değerli. Kamu görevlileri, bunun bilinciyle hareket etmeli. Herkes, kamu kaynaklarını harcarken, kullanırken kendi cebinden harcıyormuş gibi değerlendirmeli.
Bu bilinç ve etik, yönetimin en başındaki kişiden başlayarak herhangi bir kamu dairesinde memur statüsündeki kişilere kadar herkese yönelik uygulanmalı. Tasarruf ancak kaynakların verimli kullanılmasıyla olur. Ne bir kağıt israf edilmeli, ne de itibar diye lükse meyil edilmeli. Başta siyasiler olmak üzere tüm kamu çalışanları bu bilince sahip olmalı. Bir düzelme olacaksa ancak böyle olur.”
İstanbul Milletvekili Karal, kamuda tasarrufa gidilmesini olumlu bulduklarını bildirdi. Mehmet Şimşek’in 2015 yılında yaptığı açıklamada ‘çerez parası’ olarak nitelendirilen harcamalardan tasarrufa başlanacağını anımsatan Karal, “Ekonomik olarak bugünkü geldiğimiz durum ortada. Tasarruf, bundan 9-10 yıl önce ‘çerez parası’ diye küçümsenen harcamalardan başlıyor. Ne kadar hazin bir durum. Kamuoyuna duyurulan Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi’nin açıklanan haliyle çok yetersiz olduğu da bir gerçek. Şapkadan tavşan çıkmasını beklemiyorduk lakin bu paket bugüne kadarki lüksün, şatafatın, savurganlığın ikrarı olmuş. Milyarlarca lira yutan, kamu kaynakları için kara deliği teşkil eden projelere, israf ve yolsuzluğun kaynaklarına hiç dokunulmamış. Bu paketten anlıyoruz ki raydan çıkan ekonomiyi yine milletin düzeltmesi beklenecek” ifadelerini kullandı.