Bu süreçte yalnızca konut fiyatları değil; dolar ve altın da ciddi hareketlilik gösterdi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Ekonomim.com’un verilerine göre, TL bazında konut fiyatları rekor seviyelere ulaşırken, dolar ve altın cinsinden değerlemede yatırımcının kazancı zaman zaman değişti.
2010 yılında Türkiye genelinde 100 metrekare bir evin ortalama dolar karşılığı 68 bin 586 dolardı. İstanbul’da bu rakam 107 bin 92 dolar seviyesindeydi. Ancak 2020 yılına gelindiğinde bu değerler ciddi oranda geriledi. Türkiye genelinde evin dolar karşılığı 50 bin 936 dolara kadar düşerken, İstanbul’da ise 85 bin 362 dolar seviyesine indi.
Dolar bazlı en yüksek konut değeri 2023 yılında kaydedildi. Bu dönemde Türkiye genelinde aynı büyüklükteki bir evin dolar karşılığı 109 bin 108 dolara kadar çıktı. İstanbul’da ise bu rakam 175 bin 855 dolara ulaştı.
Ancak 2023 yılında 175 bin 855 dolara ev alan birinin 2025’te aynı evinin değeri 162 bin 212 dolara geriledi. Yani dolar bazında değer kaybı yaşandı. Özetle, her ne kadar dolar güçlü görünse de, konut yatırımı bazı dönemlerde doları solladı.
Altın, Türkiye’de yastık altı yatırım geleneğinin değişmeyen unsuru. 2010 yılında Türkiye ortalamasında bir ev, 1.738 gram altınla alınabiliyordu. İstanbul’da ise 100 metrekare bir ev için 2.714 gram altın gerekiyordu.
2015 yılına gelindiğinde altın karşılığında ev fiyatları en tepe noktaya ulaştı. Türkiye ortalamasında bir ev 2.041 gram altın ederken, İstanbul’da bu rakam 3.907 gramı gördü. Bu dönem, konutun altın karşısında en pahalı olduğu yıl olarak kayıtlara geçti.
Ancak işler daha sonra değişti. 2020 yılında evin altın karşılığı Türkiye’de 881 gram, İstanbul’da 1.477 gramla dip yaptı. Bu, 2015’te altınla ev alan birinin 5 yıl içinde zarar ettiğini gösterdi. Ancak bu zarar kalıcı olmadı. 2025 yılı itibarıyla 2015’te altın alıp tutan bir kişi, bugün o altınlarla iki ev birden alabiliyor. 2025 yılında ülke genelinde bir evin gram altın karşılığı 1.020, İstanbul’da ise 1.649 gram seviyesine indi.