Dünya gazetesinde yer alan habere göre, söz konusu paketin, tatil dönüşü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gündemine gelmesi bekleniyor. İstanbul’da su faturalarından hareketle 600 bin evin boş tutulduğu tahmin ediliyor. Bu yolla, ekonomiye katkı sağlamayan, başka bir ifadeyle “hayalet evlerin” vergilendirilmesi hedefleniyor. Uzmanlar, söz konusu verginin kiralık piyasasına yeni arz kazandırabileceğini, bunun fiyat artışını yavaşlatabileceğini, ancak boş evlere verginin, konuta yatırımı caydırabileceğine dikkat çekti.
Türkiye’de her yıl yaklaşık 1 milyon konuta ihtiyaç duyuluyor. Ancak fiyatların son yıllarda hızlı yükselmesi, ev sahipliğini düşürürken, kiracılığı artırıyor. Hanelerin harcamasında kira ilk sırada.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Hane Halkı Tüketim Harcaması 2023 verilerine göre, vatandaş en fazla harcamayı yüzde 23,9’luk oranla konut ve kiraya yapıyor. Bu oran, yüzde 21,9’lik oranla ulaştırma, yüzde 20,6 ile gıdayı da geçmiş durumda. Başka bir ifadeyle, vatandaş boğazından kısarak kirasını ödüyor. Tek kişilik hanelerde ise bu oran yüzde 31,8’e çıkıyor.
Barınma krizinin aşılması için kiralamanın teşvik edilmesi gerektiğine vurgu yapan gayrimenkul uzmanları, “Özel sektör vergi teşvikiyle satılamaz kiralık konut üretmeli. Arsayı devlet verdiğinde, ‘bu evler kiraya vermek üzere satın alınabilir’ şerhiyle, kiralamak için ev sahipliği teşvik edilmeli” önerisinde bulundu.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan, boş tutulan yaklaşık 600 bin konutun kiraya verilmeme nedenlerinden birinin yüzde 25 sınırı olduğunu, ancak bu oranın da kalktığını anımsatarak, şöyle devam etti:
“Şimdi hem zam sınırı yok, hem de ‘boş konuta neden vergi ödeyeyim’ diyerek orada bir hareketlilik getirebilir. Ancak ne nasıl bir hareketlilik getirir belirsiz. Fiyatların artış hızını yavaşlatabilir. Hatta belli bölgelerde, fiyatları biraz daha normalleştirebilir. Bizim kiralık konut arzına çok fazla ihtiyacımız var. Böyle bir dönemde bu konutların piyasaya çıkartılmasının sağlanması, vatandaşın seçeneklerini artırır.”
Denge Değerleme Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Arslan, şunları kaydetti:
“Bu tür bir verginin kiralara birkaç etkisi olabilir: Birincisi, boş konut sahipleri, ek vergiden kaçınmak için konutlarını kiraya vermeyi tercih edebilirler. Bu da daha fazla kiralık konut bulunmasını getirebilir. İki, artan kiralık konut arzı, kiracıların seçeneğini artırır. Bu, rekabetle kira fiyatlarının düşmesini getirebilir. Üç, bazı mülk sahipleri, boş ev vergisini karşılamak için mevcut kiracılarına ek maliyet yansıtabilir, bu da kiraları yükseltebilir. Dört, piyasada yüksek bir konut arzı varsa, verginin etkisi daha belirgin, sınırlıysa vergi etkisi sınırlı kalabilir. Beş, yatırımcıların boş duran konutları elden çıkarmasına veya farklı yatırım araçlarına yönelmesine yol açabilir.”