Yumuşak inişin mevcut para politikalarının sürdürülebilirliği açısından kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Kara, “Salgın döneminde enflasyonla mücadele için merkez bankaları sıkılaştırma yolunu tercih ederken, Türkiye tam tersine bir yol izledi. Şimdi diğer ülkeler enflasyonu düşürmeyi başardılar ve bunun avantajını yaşıyorlar” dedi. ABD’deki enflasyon eğilimlerinin iyileştiğini ifade eden Kara, “Bundan sonra FED’i takip edeceğiz. Eğer ABD bu durumu yumuşak inişle aşabilirse, bizim gibi ülkeler için olumlu sonuçlar doğurabilir” şeklinde konuştu.
Çin ekonomisinin yavaşlamasının Türkiye üzerindeki etkilerini de değerlendiren Prof. Dr. Kara, “Çin’in yavaş büyümesi bizim için olumsuz değil. Çünkü Çin’e fazla ihracat yapmıyoruz. Yavaşlamaları sayesinde enerji, emtia ve hammadde fiyatları hızla artmıyor. Yönetimin enflasyonu ve dış açığı azaltmaya çalıştığı bu dönemde fiyatların artmaması işimize yarıyor” ifadelerini kullandı.
Kara, kamuoyunun beklentilerinin iyileşmemesinin en büyük zorluklardan biri olduğunu belirterek, “Finansal sektör iyimserliğe dönerken, kamuoyu bu kadar iyimser değil. Politika sürdürülebilirliğine dair tereddütler var. Beklentileri iyileştiremezsek, enflasyonla mücadelede maliyetler artacak ve bu uzun sürecek” dedi.
Kurun dizginlenmeye devam edileceğini ve bunun öngörülebilirliği artırsa da ihracatçılar açısından sorun oluşturduğunu ifade eden Kara, “TL son iki yılda hızlı bir şekilde değer kazandı. Ancak, aşırı bir değerlenme söz konusu değil. TL değerliyse, turizm harcamaları neden artıyor? Reel kura bakıldığında ihracatçıları memnun edecek bir görünüm yok. TL bir müddet daha yatay kalacak; önümüzdeki yılın ikinci yarısında tersine dönüş olabilir. Kısa vadede bir dengelenme ve normalleşme süreci yaşıyoruz ama para politikası uzun süre sıkı kalacak. Borçlanma maliyetleri hızlı bir şekilde düşmeyecek. Yumuşak iniş senaryosu temel olacak; sert bir iniş beklemiyorum. Türkiye’nin mali kapasitesi ve ekonomiyi destekleme potansiyeli var. En önemli konu, programın sürdürülebilirliğidir. Kısa vadede iyileşmenin devam edeceğini düşünüyorum; kamunun harcamasının artması ve kurumsal düzenleme adımlarının atılması kritik” değerlendirmesinde bulundu.