Hayır kurumu değiliz, istiyorlar ki anahtarı da verelim! AVM’lerden markalara tepki

Hayır kurumu değiliz, istiyorlar ki anahtarı da verelim! AVM’lerden markalara tepki

Patronlardunyasi’nda yer alan habere göre, son dönemde özellikle Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) tarafından gündeme getirilen fahiş kira artışları ve fesih hakkı ile ilgili açıklamaları işaret eden Nuri Şapkacı, şunları söyledi:

“Bazı perakende sektör temsilcilerinin AVM’lerde fahiş kira artıları olduğu yönündeki söylemleri sektörümüze zarar vermekte. 2018’de kirada dövizden TL’ye dönülmesi, döviz kredisi borcu olan AVM’lerde gelir kaybına yol açtı. Bu süreçte bazı AVM’ler bankalara geçti veya konkordato ilan etti.

O dönemde getirilen düzenlemeyle AVM’de kiralar resmi artış oranlarında güncellenmektedir. Bununla birlikte 5. kira yılının sonunda ancak kira tespit davası açılarak kiralar mahkemenin belirlediği rayiç bedele getirilmesi belki mümkün olmaktadır.

Düşünün ki serbest piyasa koşullarına göre bir AVM’de kirası 30 bin TL olan bir mağazanız var. Bunun yanında da aynı büyüklükte kirası 10 bin TL seviyesinde kalmış başka bir mağaza var. 10 bin TL olan kirayı 100 bin TL yapsak ne çıkar ki yüzdesel artışlar üzerinden kamuoyu oluşturmak isteyen bazı perakendecileri anlamakta güçlük çekiyorum.”

Nuri Şapkacı, bu noktada önemli olanın kira artış oranı değil ilgili AVM’nin kendi dinamikleri içinde oluşan rayiç kira bedeli olduğunu vurguladı.

Nuri Şapkacı konuşmasında fesih süreleriyle ilgili de şunları söyledi:

“Ülkemizde kanunlar gereği fesih hakkını 10. uzama yılı sonunda kullanılabilmektedir. Özellikle konutlarda yapılan 1 yıllık kiralamada 10. uzama yılının sonunda yani 11. yılda kiralayan anlaşmasını feshedebilir. Peki bizler ticari gayrimenkullerde bir senelik kiralama yapıyor muyuz? Hayır, yapmıyoruz. Minimum ya 5, ya da 10 yıllık yapıyoruz. Bu, 5 yıllık kiralamalarda 16. yılın sonunda, 10 yıllık kiralamalarda ise ancak 21. yılın sonunda anlaşmayı feshetme anlamına geliyor.

Hiçbir ülkede örneği olmayan bir şekilde ticari gayrimenkullerde konuta nazaran çok daha fazla korumacı bir yaklaşım var. Bu yaklaşım sonucunda kiracılarımız da makul kiralarda oturdukları için AVM’lerden çıkmak istemiyorlar. Büyümek isteyen Türk markalarına ve Türkiye pazarına giriş yapmak isteyen global markalara yer bulamıyoruz. Bu şartlar altında AVM’nin de birer ticari işletme olduğu unutularak deniyor ki sebepsiz fesih hakkı olmasın.

Exit mobile version