Cumhurbaşkanı imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan tedbirlere başta ekonomistler olmak üzere, siyasetçiler ve sendikacılardan tepkiler geliyor.
Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen), lojman kiralarını artıran, servisleri kaldıran, kamuya alınacak personel sayısını sınırlandıran düzenlemelerin iptali istemiyle dava açtığını duyurdu.
Kamu-Sen’in yaptığı duyuru şöyle:
“Kamuya yeni personel alımının emekli olan kamu görevlisi sayısı ile sınırlandırılması gözden geçirilmesi gereken bir karardır. Böyle bir karar, önümüzdeki yıllarda artacak nüfusa ve hizmet ihtiyacına paralel olarak kamu çalışanı açığının daha da büyümesine yol açacaktır.
Personel servislerinin kaldırılmasının toplamda 85 milyon TL tutarında bir tasarruf sağlayacağı ifade edilmektedir. Ancak personele verilecek ulaşım kartları, artacak akaryakıt masrafları dikkate alındığında maliyet tasarruf miktarından çok daha fazla olacaktır.
Servis hizmetlerine yönelik olarak alınmış toplusözleşme kararlarının da böyle bir çalışma ile iptal ediliyor olması, sendikacılık ve toplusözleşme ilkelerine aykırı bir durum olarak toplu sözleşmenin özerkliğini yok etmek anlamı taşıyacaktır.
Toplusözleşme ile alınan kararların idari keyfiyetle iptal edilmesi, örgütlenme özgürlüğüne ve toplusözleşme hakkına darbe vurmak anlamına gelmektedir. Böyle bir karar, diğer toplusözleşme hükümlerinin de iptal edilebilmesinin önünü açacaktır.
Son yıllarda ev kiralarında meydana gelen fahiş artışlar, kamu görevlilerinin büyükşehirlerde ve tatil beldelerinde çalışmalarını imkânsız hale getirmiştir. Birçok yerde ev kiraları maaşın üzerindedir.
Kamu lojmanları ise nispeten kolaylık yaratmaktadır. Bu kiraların rayiç bedel üzerinden değerlendirilecek olması kamu hizmetlerinin tamamen aksamasına yol açacak, beklenen etkiyi yaratamayacaktır.
Halen yürürlükte olan toplusözleşme ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararları, personel servisleri, seyahat kartları, giyim yardımları gibi Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ne konu olan pek çok hususa ilişkin, kanun gücünde hükümler içermektedir. Kanun hükmündeki kararların normlar hiyerarşisine aykırı bir biçimde genelgeler ya da yönetmelikler yoluyla kaldırılması hukuka aykırı bir durumdur.