Yeni dönemde kira artışlarının enflasyona göre yapılacağını belirten Ceran, bu durumun bazı sorunları beraberinde getirebileceğini vurguladı. Ceran, iki yıldır yüzde 25 sınırını aşmayan bir ev sahibinin, 10 bin TL olan kirasını enflasyon oranının yüzde 65 olması durumunda 25 bin TL’ye çıkarmaya çalışacağını belirtti.
Ev sahiplerinin benzer konutların kiralarının çok daha yüksek oluşunu gösterip bu rakamı düşük bulurken, kiracı tarafında ise bir anda yüksek bir artış olarak görüleceğini kaydeden Hasan Ceran, “Uyuşmazlıklar artarken hukuki süreçler devreye girecek. Burada da hem ev sahiplerinin hem de kiracıların hukuki haklarını bilmesi büyük önem taşıyor” dedi.
Yaşanan ve yaşanacak olan bu karmaşa içerisinde arabulucu, uzlaştırıcı gibi çözüm yolları ile sonuca gidilemediği takdirde kira uyarlama davası ya da kira tespit davalarının açılabileceğini kaydeden Ceran şu değerlendirmede bulundu:
“Yeni düzenleme ile 5 yılını doldurmayan kiracılar için yaşanan anlaşmazlıklarda kira tespit davası değil, kira uyarlama davası yoluna gidebilir. Sözleşme yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen olağanüstü bir durum yaşanması halinde uyarlama davasına gidilebiliyor. Enflasyon, salgın hastalık, döviz kuru, deprem gibi durumlar buna dahildir. Bununla birlikte, kira kontratının 5 yılı doldurması halinde, yapılan artışı az bulan mülk sahibi ya da artışı yüksek bulan kiracı da kira tespit davası açabilir.”
Ceran, TÜFE oranının üzerinde bir kira artışı yapılması durumunda sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre dava açılabileceğini belirtti. Ev sahibinin TÜFE oranında zam yapması ve kiracının ödeme yapmaması durumunda ise tahliye ve icra süreçlerinin başlatılabileceğini kaydetti. Borçluya gönderilen ödeme emrine itiraz edilmemesi ve borcun ödenmemesi durumunda icra müdürlüğü kanalıyla tahliye işlemi yapılabileceğini ekledi.