Akgün, son iki yıldır uygulanan yüzde 25 kira artış sınırının ev sahiplerini memnun etmediğini, ancak bu sınırlamanın kira maliyetlerini stabil tuttuğunu söyledi. Ancak yeni dönemde yüzde 65,07 gibi yüksek oranların görüldüğünü ve bu durumun kiracıları zor durumda bıraktığını dile getirdi. Özellikle ödeme güçlüğü yaşayan kiracıların ev terk etmek zorunda kaldığını veya yeni kira bedellerini ödeyemeyecek durumda olduklarını belirtti.
Kiracılarla ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıkların artmasına da değinen Akgün, tahliyelerin gündeme gelebileceğini ve bu süreçte arabulucular ile hukukçuların devreye girebileceğini ifade etti. Özellikle İzmir’de ortalama kira fiyatlarının büyük artışlar gösterdiğini vurgulayan Akgün, bu artışların enflasyon etkisiyle birlikte önemli seviyelere ulaştığını söyledi. Örneğin, 3 artı 1 evlerin kira bedellerinin ortalama 20 bin lira olması gerektiğini ancak bu rakamın çok üzerine çıktığını belirtti.
Akgün ayrıca, mülk sahiplerinin serbest piyasada istedikleri kira bedellerini belirlediğini ve bu durumun kiracılar için zorlayıcı olduğunu dile getirdi. Kiralık dairelerin azalmasıyla birlikte talebin arza kıyasla oldukça fazla olduğunu ifade eden Akgün, bu durumun kira sektöründe ciddi bir sirkülasyona neden olduğunu söyledi.
Son olarak, ev sahiplerinin kiracı seçiminde giderek daha seçici olduğunu ve ekonomik güvence aradıklarını belirten Akgün, kiracıların da mülk sahiplerinin koyduğu kriterleri karşılamak zorunda kaldığını dile getirdi. Banka kredisi almanın kolay olmasına rağmen ev kiralamada yaşanan zorluklara da dikkat çekti.
Ev sahiplerinin yeni kiracı ararken çok seçici davrandığının altını çizen Akgün, şöyle konuştu:
“Geçmişte insanlar, boş evlerini kiraya verebilmek için bin takla atardı. Şimdi ise öyle bir konuma geldik ki GBT (Genel Bilgi Toplama) isteyenler de var. KKB (Kredi Kartı bilgisi) isteyen de var. Ekonomik olarak insanların bankalara borcu olup olmadığı ile ilgili araştırma, findeks raporu isteyenler de var. Mutlaka kefil istiyorlar. Mutlaka çalışsın, düzenli geliri olsun, maaşı olsun, tahliye taahhütnamesi versin gibi şartları var. Bankaya gidip, krediyi rahat alıyorsunuz ama kolay kolay daire kiralayamayabiliyorsunuz. Kız istemeye gidiyorsunuz, gönüller bir olunca onu da çok rahat alıyorsunuz; ama bu tarafta mülk sahipleri, kiracılara inanılmaz kriterler dayatıyor.”