Mahfi Eğilmez’den KKM uyarısı: 2001 krizi öncesine benzeyen bir duruma sürükleniyoruz

Mahfi Eğilmez’den KKM uyarısı: 2001 krizi öncesine benzeyen bir duruma sürükleniyoruz

Mahfi Hoca, bir zamanlar doların 30 TL’yi geçmemesi için milyarlarca dolar satan Merkez Bankası’nın şimdilerde doların 30 TL’nin altına düşmemesi için milyarlarca dolar satın aldığını belirtti.

Durumu bahar havasına benzeten Mahfi Eğilmez, “Ne yazık ki bahar havasının geçici ve çok tehlikeli olduğunu ve insanı fena halde çarpabileceğini söylemek zorundayım” diyerek, 2001 krizine gönderme yaptı.

Eski Hazine Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez’in kendi adını taşıyan blogunda yayınladığı ‘Yağmurdan kaçarken’ başlıklı yazı şöyle:

* Ulusal para yerine yabancı bir rezerv parayı tutmak, onunla işlem yapmayı tercih etmek anlamına gelen dolarizasyon ya da bilimsel ifadesiyle para ikamesi Türkiye’nin eskiden beri baş belasıdır. Enflasyon yüksek olduğu için insanlar, tasarruflarını, satın alma gücünü sürekli kaybeden Türk Lirası yerine dolar, euro gibi rezerv paralar üzerinden saklamayı tercih ederler.

* Bu olgu sadece Türkiye’ye özgü değildir. Konvertibiliteye geçmiş yani döviz alış verişini serbest bırakmış ama enflasyonunu düşürmeyi başaramamış çoğu gelişmekte olan ülkede benzer bir durum geçerlidir. Dolarizasyonu önlemenin yolu ulusal parayı istikrarlı duruma getirmek yani enflasyonu önlemektir. İç değeri düşmeyen bir ulusal paranın dış değeri de düşmeyeceği için insanlar birikimlerini yabancı paraya çevirmeyi tercih etmez ve dolarizasyon dediğimiz olgu yaşanmaz.

* 2001 krizinden çıkıldığında dolarizasyon oranı yüzde 57 idi. Yani bankalardaki her 100 liralık mevduatın 57 liralık kısmı yabancı para, 43 liralık kısmı da ulusal para olarak duruyordu. Kriz sonrasında uygulanan IMF programıyla bazı yapısal reformlar yaşama geçirildi: (Bankacılık reformu, kamu mali disiplininin sağlanması ve bütçe açıklarının düşürülmesi bunların en bilinenleriydi.)

Ardından 2005 yılında Avrupa Birliği (AB) ile tam üyelik müzakereleri başladı ve izleyen 4 yılda Türkiye’ye 72 milyar dolar doğrudan yabancı sermaye yatırımı girdi. Bütün bunların sonucu olarak Türk Lirası değer kazanmaya ve insanların geleceğe ilişkin beklentileri olumlu bir havaya dönmeye başladı.

* 2010 yılına gelindiğinde dolarizasyon oranı yüzde 30’un altına gerilemişti. Sonrasında AB ile ilişkiler ciddiyetini kaybetti, Türkiye, yapması gereken yapısal reformları yapmak bir yana eskileri de bozmaya başlayınca dolarizasyon oranı yeniden yükselişe geçti. Bugün itibarıyla kur korumalı mevduat (KKM) hesapları dâhil dolarizasyon oranı yüzde 55,7’dir.

Exit mobile version