Dünya devi BYD, yatırım için Türkiye’yi seçti. Manisa’da kurulması beklenen BYD fabrikasında hayal kırıklığı yaşandı. Otomobillerin bu fabrikada üretileceği düşünülürken CED raporunda geçenler şoke etti. İşte o detay…
Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticilerinden biri olan BYD’nin, Manisa’da kurmayı planladığı 200 bin kapasiteli fabrika projesinin ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) raporu yayımlandı. Türkiye’de elektrikli otomobil üretimi konusunda büyük beklenti yaratan bu yatırımın, üretime 2026 yılının ilk çeyreğinde başlaması hedefleniyor. 3 vardiya üzerinden çalışacak fabrikada toplamda 12 bin kişinin istihdam edilmesi öngörülüyor.
Ancak projeye dair raporda yer alan bazı detaylar, sektörde hayal kırıklığı yarattı. Yayımlanan ÇED raporunda, fabrika alanında döküm faaliyetinin yapılmayacağı ve sadece montaj işlemlerinin gerçekleştirileceği belirtildi. Bu durum, Manisa’daki fabrikanın tam kapsamlı bir üretim tesisi olmayacağını, yalnızca farklı lokasyonlarda üretilmiş motor parçalarının bir araya getirilerek montajının yapılacağını gösteriyor.
Elektrikli araç bataryası gibi kritik parçaların üretimi için gerekli kimyasal işlemlerin de yer almayacağı ifade edilen raporda, şasi, iskelet, montaj, tampon, fren balatası gibi parçaların montajının yapılacağı vurgulanıyor. Bu durum, fabrikanın elektrikli otomobil üretim sürecinin yalnızca son aşamalarında yer alacağı ve yerli üretim beklentilerini tam anlamıyla karşılamayacağı anlamına geliyor.
Sektörde büyük beklenti oluşturan ve Türkiye’nin elektrikli araç üretimi konusundaki potansiyelini artıracağı düşünülen BYD’nin yatırımının bu yönüyle sınırlı kalması, yerli otomobil üretimi konusunda hayal kırıklığı yarattı. Özellikle birçok kişinin, fabrikanın kapsamlı bir üretim tesisi olarak Türkiye’nin elektrikli otomobil sanayisine daha fazla katkı sağlamasını umduğu biliniyor.
Manisa’da 962.958 metrekarelik bir alan üzerine kurulacak olan fabrikanın toplamda 1.368.275,60 metrekare kapalı alana sahip olması planlanırken, bu alanda AR-GE çalışmaları için bir bölüm de yer alacak. Ancak, asıl üretim kısmının montajla sınırlı olması, fabrikanın teknoloji ve üretim anlamında sağlayacağı katkının beklenen seviyede olmayacağı şeklinde yorumlanıyor.