Yapılan değişikliklere göre, gerçek kişi TL mevduat payı yüzde 45 ile yüzde 50 arasında bulunan bankalar için aylık artış hedefi 0,8 puana yükseltildi. Gerçek kişi TL mevduat payı yüzde 60’ı geçen bankalar için aylık artış hedefi kaldırılarak, yüzde 60’ın üzerinde kalınması koşulu getirildi.
Kur Korumalı Mevduat’ın (KKM) TL’ye geçişine ve yenilenmesine ilişkin toplam hedef hesaplamasına tüzel kişi KKM dahil edildi. Bankalar, bu yeni kriterlerle birlikte KKM’den TL’ye geçiş stratejilerini yeniden değerlendirmek durumunda kalacaklar.
TL mevduat için tesis edilmesi gereken zorunlu karşılık tutarına TL’ye geçiş oranı seviyesine göre uygulanan faiz oranı üst sınırı, politika faiz oranının yüzde 84’üne yükseltildi. TL zorunlu karşılıklarda bloke tesis oranı 5 puan artırıldı.
Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, sosyal medya hesabından, Merkez Bankası’nın düzenlemesine ilişkin, “KKM’den çıkan para ve risk iştahındaki azalış döviz kuru üzerinde baskı yaratınca TCMB mevduat faizini yükseltici ve dövize kaymayı sınırlayıcı yeni tedbirler aldı. Net parasal sıkılaşma anlamına gelir. Bu tedbirler mevduat faizini yükseltecek. Öte yandan TL mevduat oranını artırabilen bankaların zorunlu karşılık maliyeti düşeceğinden aracılık maliyetleri düşecek. Sonuçta mevduat faizi artarken kredi-mevduat farkı azalacak. Sorunun kökenini çözmese de doğru yönde atılan adımlar” değerlendirmesinde bulundu.
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp da “TCMB’den bugün gelen TL mevduatı destekleyici adımlar parasal aktarım mekanizmasının gerektirdiği sıkılaşma ile tutarlı adımlar. Bugünkü TEBA anketi sonuçlarımızda görüleceği üzere, hanehalkının yaklaşık yüzde 90’ı hala harcamalarını öne çekmeyi tercih ediyor. Burada önemli bir faktör, mevduat faizinin harcamaları caydıracak seviyede görülmemesi. TL varlıkların tasarruf için cazip bir alternatif sayılmaması. TCMB’den gelen adımlar tasarrufu özendirecek, dolarizasyonu sınırlayacak ve harcamaları kısacak yönde atılmış isabetli adımlar” yorumunu yaptı.