Savunma Sanayii Başkanlığı’nın (SSB) savunma ve güvenliğe yönelik projelerini karşılayan Savunma Sanayii Destek Fonu (SSDF), 2023 verilerine göre yaklaşık yüzde 80 oranında vergi gelirlerinden oluşuyor.
AK Parti’nin 11 Eylül’de Meclis’e sunduğu “Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nde, “yeni kaynak ihtiyacı bulunduğu” gerekçesiyle fona aktarılacak çeşitli kaynaklar türetildi.
SSDF’ye ait harcamalar kamuoyuyla paylaşılmıyor ancak 2024’te SSB’nin idari harcamaları için öngörülen özel bütçe 837 milyon 52 bin TL, fon için ayrılan kaynak tahmini ise 162,5 milyar TL oldu. Hükümete göre bu kaynağın artırılması gerekirken yine vergi yöntemine başvuruldu.
AK Partili vekillerin hazırladığı yasa teklifine göre fon için limiti 100 bin TL ve üstü kredi kartlarından yıllık 750 TL kesilecek. 5 bin TL ve üstü fiyatı olan kol saatinden ÖTV, motosikletten ek MTV, sıfır araç tescilinde 3 bin, ikinci elde bin 500 TL ücret alınacak.
Her noter işleminden ek 75, tapuda alıcı ve satıcıdan 750 TL kesilecek. Sadece kredi karlarından hazineye akacak kaynak 46 milyon TL’yi aşacak. Kanun teklifini ANKARAGÜNDEM’a değerlendiren TBMM Milli Savunma Komisyonu üyesi Eylem Ertuğ Ertuğrul, iktidarın bir türlü toparlayamadığı ekonomiyi vergilerle düzeltmeye çalıştığını ancak bunun işlevsel olmadığını ileri sürdü. Ertuğrul, “Kaynakları doğru dağıtamadınız, bütçeyi doğru yapamadınız.
Şimdi ‘savunma sanayini güçlendirmemiz gerek’ diyerek vatandaşa fazladan bir vergi zorluğu getiriyorsunuz. Günümüz ekonomik koşullarında 100 bin lira kart limiti olmayan insan yok ki. İnsanlar geçimlerini borçla, kredi kartlarına takla attırarak döndürüyor. Kaldı ki kredi, borç demek. Borç üzerinden vergi alıyorsunuz. Yöntemleri de yanlış. Bir bağış kampanyası düzenleseler daha fazla para toplayabilirler. Milletimiz bu konuda hassas davranıyor her zaman” eleştirisinde bulundu.
Ertuğrul, savunma sanayinde rekabetçi ortamın sağlanması gerektiğinin altını çizerken, “Türkiye, son dönemde dünyada artan savunma sanayii harcamalarının gerisinde kaldı. Belli başlı şirketler var, örneğin Baykar. Mevcut şirketler zaten AR-GE’de ağırlıklı olarak Savunma Bakanlığı’nın, Savunma Sanayii Başkanlığı’nın kaynaklarını kullanıyor. Baykar başarılara imza atan bir şirket, daha da iyi olmasını umuyoruz ama bunlar kişiye veya iktidara endeksli işler olmamalı. Devletin projesi olarak devam etmeli. Rekabetçi ortam hem daha düşük bütçeyle daha iyi sonuçlar alınmasını hem de başarılı başka şirketlerin de ortaya çıkmasını sağlar” yorumunu yaptı.
7 yıl önce Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre söz konusu meblağ, Varlık Fonu’na aktarıldıktan sonra 3 ay içinde SSDF’ye geri verilecekti. 3 milyar TL’nin akıbetini sorduğumuz dönemin Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, “Bu bir borç verme gibi oldu. Varlık Fonu’nda kısa süreli bir ihtiyaç oluşmuş. Bu ihtiyaca binaen verildi. Savunma sanayinde ödenekler projelere göre harcanır. Muhtemelen baktılar ki savunma sanayinde nakit gözüküyor. O nakdi 1 aylığına istediler ve 15 gün ya da 1 ay sonra geri ödediler. Bu Varlık Fonu’na kaynak aktarma değil, emaneten verilen bir paraydı” açıklamasını yaptı.