Sözcü’nün haberine göre hükümet, bütçe açığını kapatmak için çalışan emeklilerden gelir sağlamayı hedefliyor. Hali hazırda, çalışan emeklilerin maaşlarından Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kesintisi yapılıyor. Bu oran şu anda işverenlerin yükümlülüğünde olsa da, yüzde 32 gibi yüksek bir orana sahip olması nedeniyle birçok işveren, emeklileri kayıt dışı çalıştırmayı tercih ediyor. Bu durum, sosyal güvenlik sistemindeki düzensizlikleri ve kayıt dışı istihdamı artırıyor.
SGDP’nin kesilme nedeni, çalışan emeklilerin iş kazası veya meslek hastalığı gibi durumlarda gelir desteği alabilmesi. Ancak bu kesintiler, çalışan emeklileri diğer çalışanlara göre çok daha fazla etkiliyor ve onların maaşlarında ciddi kayıplara neden oluyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre, kayıtlı çalışan emekli sayısı 2020’de 746 bin 766 iken, 2024 yılına gelindiğinde bu rakam 2 milyona yaklaştı. Bu artış, emeklilik yaşına gelenlerin yeniden iş hayatına dönme ihtiyacının arttığını gösteriyor. Kayıt dışı çalışan emekli sayısının ise yaklaşık 1 milyon olduğu tahmin ediliyor. Emekli aylıklarının ortalama 16 bin 500 TL seviyesinde olması, birçok emekliyi tekrar çalışmak zorunda bırakıyor. Yeni kesinti düzenlemesi, çalışan emeklilerin maaşlarında büyük kayıplara yol açacak gibi görünüyor.
OVP’de yer alan bir diğer tartışmalı konu, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES). Bu sistem, çalışanların kıdem tazminatlarını ortadan kaldırarak maaşlarından belirli kesintilerle bir fon oluşturmayı planlıyor. TES kapsamında, çalışanların kıdem tazminatı alma hakkı ortadan kalkacak ve bu fon, ikinci bir emeklilik geliri olarak sunulacak. Temmuz ayında en düşük emekli maaşlarına yapılan 2 bin 500 liralık zam sonrasında, EYT’lilere verilen işveren desteğinin geri alınması, bu yeni düzenlemeyle çalışanların üzerindeki baskıyı daha da artıracak.
Bu gelişmeler, emekliler ve çalışanlar için endişe verici bir tablo oluştururken, yeni düzenlemelerin nasıl hayata geçirileceği merakla bekleniyor.