MİKROBİYAL ÇEŞİTLİLİK ARTIŞI
Araştırmacılar, kahvenin bağırsak mikrobiyomuna etkisini anlamak için hem laboratuvar deneyleri yaptı hem de kahvenin kafeinli ve kafeinsiz versiyonlarını test etti. Sonuçlar, kahvedeki biyoaktif bileşenlerin, özellikle kinik asit ve trigonellinin, mikrobiyal büyümeyi teşvik ettiğini gösterdi.
Çalışmanın lideri Profesör Nicola Segata, kahve tüketimi ile mikrobiyal çeşitlilik arasındaki ilişkinin sağlık üzerindeki doğrudan etkilerinin henüz tam olarak anlaşılamadığını belirtti. Yine de bu bulgular, gıdaların bağırsak mikrobiyomunu nasıl şekillendirdiğine dikkat çekerek, gelecekte kişiselleştirilmiş beslenme stratejilerinin geliştirilmesine katkı sağlayabilir.
Bu araştırma, bağırsak mikrobiyomunun genel sağlık ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkisini daha iyi anlamak için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomu için dengeli ve çeşitli bir beslenmenin önemini vurguluyor.
Araştırmanın sonuçları, kahve tüketen kişilerin bağırsak mikrobiyomunda belirgin bir çeşitlilik artışı olduğunu ortaya koydu. Özellikle, Lawsonibacter asaccharolyticus adlı bakterinin kahve tüketenlerde içmeyenlere oranla 4,5 ila 8 kat daha fazla bulunduğu tespit edildi. Bu fark, kahve tüketiminin yoğun olduğu Batı ülkelerinde daha belirgin iken, Çin ve Hindistan gibi bölgelerde daha az gözlemlendi.