Çok sert veya sık kullanılan banyo lifleri, cildi tahriş ederek küçük yaralanmalara neden olabilir. Özellikle egzama veya sedef hastalığı olan bireyler için bu durum daha tehlikelidir. Liflerin sert yapısı, hassas ciltlerde ciddi tahrişlere yol açabilir, bu da cildin doğal bariyerinin zarar görmesine sebep olabilir.
Banyo lifleri, duş sonrasında nemli kaldıklarında bakteri ve mantar üremesi için ideal bir ortam oluştururlar. Bu durum, cilt enfeksiyonlarına neden olabilir. Liflerin düzenli olarak temizlenmemesi ve yeterince kurutulmaması, bu riski daha da artırır. Nemli liflerde üreyen mikroorganizmalar cilt sağlığınızı ciddi şekilde tehdit edebilir.
Liflerin sık ve agresif kullanımı, cildin doğal yağlarını ve koruyucu tabakasını aşındırabilir. Bu da cildin kurumasına ve hassasiyetinin artmasına yol açar. Cildin koruyucu bariyerinin zayıflaması, dış etkenlere karşı daha savunmasız hale gelmesine neden olur. Bu durum, cilt problemlerinin artmasına ve daha ciddi cilt hastalıklarına yol açabilir.
Bazı insanlar, liflerin yapıldığı malzemelere karşı alerjik reaksiyonlar gösterebilirler. Bu, ciltte kızarıklık, kaşıntı ve döküntülere yol açabilir. Özellikle sentetik malzemelerden yapılan liflerde bu tür reaksiyonlar daha yaygındır. Doğal liflerin tercih edilmesi, alerjik reaksiyon riskini azaltabilir.