Çocukların iznine başvurulmadığını, başvurulduğunda çocuk buna izin verse bile özel anların sosyal medyada başka kişilerin erişim ve etkileşimine açık hale getirmenin pek çok tehlikeli duruma davetiye çıkardığını belirten Kızılel, özetle şunları kaydetti:
“Çocuğun yemek yerken, uyurken, gülerken, ağlarken neredeyse her anını fotoğraflayıp paylaşıyoruz. Hem de çocuk paylaşılmak ister mi istemez mi hiç fikrini almadan yapıyoruz. Özellikle de yaz aylarında çocuğun vücudunu gösteren fotoğrafların paylaşılması, çocuğun vücut mahremiyetini ihlal ediyor. Çocuğun gittiği okulun bilgisini içeren paylaşımlar, çocuğun güvenliğini tehdit edebiliyor. Ebeveynler bu konuda bilinçsizse davranarak çocuklarının hayatlarını istemeden de olsa tehlikeye atıyorlar.
Günümüzde artık birçok insan olumlu olumsuz her şeyi sosyal medyada paylaşıyor. Elimizde böyle bir özgürlük alanı var diye, çocuğumuzun her fotoğrafını paylaşacağız kuralı yok. Çocuk ileride bu fotoğrafından hoşnut kalmayabilir, sizi neden bu özel anları paylaştığınız konusunda eleştirebilir, suçlayabilir. Belli bir yaşa gelene kadar paylaşım yapılmasının doğru olmadığı düşünüyorum.
Bu durumun önüne geçmek adına sosyal medya platformları yaş sınırlaması getirebilir. Örneğin, ‘4 yaş altı çocukların fotoğraf ve videoların yayınlanması yasaktır, yasağa uymayanlara para cezası uygulanacaktır’ gibi… Ayrıca çocuğunla verimli vakit geçirmek varken, ‘Aa şu video akım olmuş hemen biz de bu akımı çekmeliyiz’ deyip o verimli zamanın içine sosyal medyayı da katarak kalitesiz hale getirmeyi sağlıklı bulmuyorum. O yüzden lütfen çocuklarınızın iyiliği için sosyal medya platformlarında onların özel anlarını paylaşmamaya özen gösterin.”
Kaynak: ANKA