Bektaş, “İstanbul 7’den büyük depreme hazır olmalı” başlığıyla yaptığı açıklamada, Marmara Fayı’na ilişkin bilimsel yaklaşımların zaman içinde değiştiğine dikkat çekti. 2004 yılından sonra Ana Marmara Fayı’nın davranışına dair artan verilerin, tek parça halinde büyük bir deprem beklentisinden, çok parçalı kırılmalarla daha küçük ama yıkıcı depremler üretebilecek bir modele evrildiğini ifade etti.
Deprem tahminlerinde kesinliğin mümkün olmadığını vurgulayan Bektaş, bilimsel modellerin en fazla yüzde 60 doğruluk sağlayabildiğini belirtti. Deprem parametrelerinin zaman ve mekana göre değişebildiğine işaret eden Bektaş, bu nedenle doğanın matematiksel modellere birebir uymadığını kaydetti.
Bektaş’a göre İstanbul açısından asıl sorun, depremin olma ihtimalinden ziyade yaratacağı sonuçlar. Kente ilişkin can ve mal kaybı riskinin, deprem tehlikesinin kendisinden çok daha yüksek olduğunu belirten Bektaş, yapılaşma ve hazırlık seviyesinin belirleyici rol oynadığını vurguladı.
Açıklamada, 2025 yılında meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ve ardından yaşanan gelişmelerin, Marmara’da çok parçalı kırılma senaryosunu desteklediği de ifade edildi.
