Beydilli köyünde evler, çevredeki doğal malzemeler kullanılarak inşa edilmiş. Ardıç ve sedir ağaçlarının kullanıldığı çatılar, taş ve ahşabın uyumunu yansıtıyor. Geleneksel “hatıl” yöntemiyle tahtalar arasında dizilen taşlar, çamurla sıvanarak oluşturulmuş. Ayrıca, çatılardan dışarı taşan ve “göçek” adı verilen çıkıntılarla dikkat çeken köy, su ve toprak kullanılmadan yapılan “kuru duvar” tekniğiyle de mimari bir şaheser sunuyor.
Eskiden küçükbaş hayvancılıkla geçimini sağlayan köyde, kurtların hayvanlara saldırmasıyla bu faaliyet sona ermiş. Bu durum, köyden göçleri hızlandırmış ve bugün sadece birkaç aile köyde yaşamaya devam ediyor. Ulaşımı zorlu taş ve toprak yollarla sağlanan köy, yüzyıllardır geleneksel yaşam tarzını sürdüren bir yer olarak öne çıkıyor.
Beydilli köyünün terk edilmiş görüntüsü ve otantik atmosferi, doğa yürüyüşü yapan turistlerin ilgisini çekiyor. Köprülü Kanyon’un yamacındaki bu köy, özellikle doğaseverler için kaçırılmayacak bir durak haline geldi. Doğanın içinde kaybolmuş gibi görünen köy, doğa ve tarihin iç içe geçtiği eşsiz bir deneyim sunuyor. Beydilli köyü, sahip olduğu kültürel ve doğal mirasıyla keşfedilmeyi beklerken, doğaseverlerin ilgisiyle yeniden hayat buluyor.