Gazete Duvar’dan Ceren Bayar’ın haberine göre, üzerinde en çok tartışılan, en fazla öneri iletilen maddeler CHP’nin aday belirleme süreçlerinde kullanacağı yöntemleri düzenleyen maddeler oldu. Az sayıda komisyon üyesi tüm seçimlerde ‘Hakim/YSK denetiminde önseçim’in aday belirlemede tek yöntem olarak uygulanması gerektiğini belirtti.
Komisyonun genel eğilimi, aday belirleme süreçlerinde seçim çevrelerine göre farklılaşan yöntemlerin tercih edilmesi yönündeydi.
Kent dinamiklerinin, demografik yapının, geçmiş seçim deneyimlerinin dikkate alınması gerektiğini ifade eden Tüzük Komisyonu üyeleri, tüm bu etkenler ışığında uygun yöntemin belirlenmesinin daha doğru olacağını ifade etti. Yalnız ‘Hakim denetiminde önseçim’in başarıyı getirmeyebileceğini, geçmişte buna dair negatif deneyimler olduğunu belirten üyeler, aday belirlemede karma yöntemlerin uygulanması gerektiğini ifade etti.
Toplantıda, kentin dinamiklerine göre; ‘örgüt denetiminde önseçim’, ‘aday yoklaması’, ‘merkez yoklaması’, ‘merkez ataması’, ‘ölçme değerlendirme’ gibi yöntemlerden biri ya da birkaçının uygulanabileceği fikri öne çıktı. Hangi yöntemin uygulanacağına dair il örgütlerinin öneride bulunması ve PM’nin karar vermesi, PM ve il örgütlerinin aday belirleme süreçlerinde eşgüdümlü hareket etmesi konusunda büyük oranda fikir birliği sağlandı.
Tüzük Komisyonu üyeleri; milletvekili, belediye başkanı, il başkanı ve tüm seçilmişler için ‘En fazla 3 dönem görev yapma’ kuralının uygulanması konusunda da büyük oranda ortaklaştı. Dönem sınırının nasıl uygulanacağı konusunda farklı fikirler iletildi. Bazı üyeler 3 dönemin esnetilmemesi gerektiğini söylerken çoğu üye 3 dönemi tamamlayıp önseçime giren ve başarılı olanların bir dönem daha görev yapmasının uygun olacağını ifade etti.
Toplantıda cumhurbaşkanı adayının hangi yöntemle belirleneceğinin netleştirilmesi, adayın tüm üyelerin katıldığı bir yöntemle belirlenmesi gerektiği yönünde görüş bildirenler olduğu gibi bu başlığın tüzükte yer almasına ilişkin çekincelerini kayda geçirenler de oldu.