Türkiye’de 1970’li yıllarda sağ-sol ayrımıyla ideolojik, 1990’lı yıllarda etnik ve mezhebi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden sonra da sistemik olarak bir kutuplaşma olduğunu savunan Davutoğlu, şöyle konuştu:
“Bu kutuplaşmaya karşı, eğer dünya savaşa ve Türkiye’nin içinde hedef olarak gösterildiği bir yere gidiyorsa alınacak birinci tedbir toplumu kuvvetlendireceksin. Türk, Kürt, Sünni, Alevi, Müslim, gayrimüslim, laik, muhafazakar; bu ayrımların hepsini bir üst ayrı tanımlamayla aşacaksın. ‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı şerefini taşıyan herkes mutlak anlamda eşittir, kanun önünde de ekonomik imkanlar ve fırsatlar açısından da her açıdan eşittir’ diyeceksin.”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, bu doğrultuda yasama döneminin ilk günlerine damgasını vuran jestleri olduğunu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın buna destek verdiğini belirten Davutoğlu, “Ya ‘bu sorunları çözmeliyiz, yeni küresel savaş riskine karşı hazırlıklı girmeliyiz, içerideki yaraları kapatmalıyız’ diyorlardır. Böyle diyorlarsa sonuna kadar arkasındayım. Doğru hesap edin ve milleti birleştirin, kutuplaştırmayın” ifadelerini kullandı.
Devlet Bahçeli’nin açıklamalarının çok önemli olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Çünkü Sayın Bahçeli burada inisiyatif alırsa Türkiye bu işi rahat yürütür. Sayın Bahçeli’nin inisiyatif aldığı bir süreç rahat yürür” dedi.
Davutoğlu, kimsenin kimseye korkuyla bakmaması ve herkesin kucaklaşması gerektiğini dile getirdi.