Bahçeli, piyasadaki sahte 50 ve 100 dolar iddiaları hakkında “Son günlerde 600 milyon dolara yakın sahte paranın piyasaya sürüldüğüne dair iddialar külliyen yalan ve saptırmadır. Döviz bürolarının alım satım işlemlerini bıçak gibi kesmesi bize göre Türkiye’ye yönelik bir operasyondur. İnsanın bile sahtesi varken dövizin sahtesine dudak bükmek elbette ikna edici bir durum değildir” ifadelerini kullandı.
Devlet Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Türkiye ekonomisi sıkıntılı ve zorlu dönemleri geride bırakmıştır. Ekonomi huzur ve güvenliğimizi tehdit eden dalgalanmalar zayıflamıştır. Sahteliğe ve sahtekarlığa karşı mücadele amansız şekilde sürmelidir. Ülkemizin sahte parayla anılmasını planlayanların pirelenmiş hevesleri pis kursaklarında bırakılmalıdır. Türkiye’nin parlak imaj ve yükseliş iradesini kundaklamak için gündüz vakti gece köşe kapmaca oynayan, pusuya yatıp iftira namlusu dolduran müfteri ve müfrislere hâdlerini bildirmek en başta hukuk onurudur.
Bana dokunmuyorsa yılan bin yıl yaşasın ezberiyle avunamayız, her koyun kendi bacağından asılır diyecek kadar düşkün ve düşük olmaya hiç niyetimiz yoktur. Konu Türkiye ise konu devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüyse ‘Vakit Tamamdır Söz Konusu Vatandır.’
Suriye Arap Cumhuriyeti, solunum cihazına bağlı konumdadır. Esad’ın, Türkiye ile ön şartsız temas kurması, normalleşme iradesi göstermesi önce kendi hayrına sonra da ülkesinin çıkarınadır. Suriye’den kaynaklı terör bitmeden sahadan ayrılmamız Anadolu’yu ateşe atmamız demektir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir ülkenin toprağında gözü yoktur ancak vatan topraklarımızda gözü olanlara, yerinden çıkarılacak gözleri olan bu sırtlanların sırtını sıvazlayanlara da tahammülümüz söz konusu olamayacaktır.
Biz Suriye’nin sarsılan devlet yapısına umut bağlayamayız. Esad yönetimi aklını başına almalı. Düşmanı dost sayan, düşmanı dost sayan yaklaşımı geride bırakmalı. YPG bitene kadar sahayı boşaltamayız.