Zorlu önergesinde, “Toplantı ve gösteri yürüyüşü, anayasal bir haktır fakat bu hak başka bir bireyin özgürlük alanına müdahale ettiğinde devlet görevini yapmak zorundadır. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir grubun bazı işletmelere saldırısı bir eylemi aşarak vatandaşların özgürlüğüne, toplumsal birlik ve düzene aykırı bir görüntüye bürünmüştür. Bu ve benzeri olaylar, sonrasında küçümsenmeyecek zararlara yol açabilmektedir” ifadelerine yer verdi. Zorlu, İstanbul’da ve Gaziantep’te bir AVM’de de benzer olayların yaşandığını hatırlattı.
Zorlu, yapılmak istenen eylemin amacını ve anayasada tanımlanan hak sınırını aştığını belirterek Bakan Yerlikaya’ya şu soruları yöneltti:
– Bu olayları çıkaranlar tespit edilmiş midir?
– Tespit edildi ise şahıslardan kaçının kimlik tespiti yapılmıştır?
– Olayları çıkaranlarla ilgili herhangi bir adli işlem başlatılmış mıdır?
– Şahıslar hakkında adli işlem başlatıldı ise Türk Ceza Kanunu’nun hangi maddelerince başlatılmıştır?
– Anayasa’da tanımlanan hakkın dışına çıkarak vatandaşın ve toplumun huzuruna yönelik bu tür saldırıların önlenmesi için ne gibi çalışmalar yapılmaktadır?