Özel’den Bahçeli’nin Çağrısına Yanıt: ‘Analar Ağlamayacaksa Söylenen Her Söz Kıymetlidir’

Özel’den Bahçeli’nin Çağrısına Yanıt: ‘Analar Ağlamayacaksa Söylenen Her Söz Kıymetlidir’

Özel burada yaptığı açıklamada, ‘barış için söylenen her sözün kıymetli olduğunu’ vurguladı. Özel, Bahçeli’nin çıkışına yeni bir çıkışla yanıt verdi. Özel, “Devlet Bey ben de Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Tam olarak kendilerini devlete ait hissetmeyen Kürtlere, Türkiye Cumhuriyeti’nin sahibi olmayı teklif ediyorum. Kendini öteki hissetmediği tüm demokratik siyaset kanallarının açık tutulduğu, üniversitelerde öğrencilerin haklarının yenmediği, demokratik hakların dünya standartlarında olduğu bir ülke yapalım” diye konuştu.

Bahçeli, MHP grup toplantısında “Terörist başı işin içinde olmazsa bir şey çıkmaz diyenlere sesleniyorum; Türkiye’ye getirilirken her türlü hizmete hazırım diyen terörist başı buyursun gelsin TBMM’de DEM sıralarına katılıp silah bıraktığını ilan etsin, örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayeti gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılmasının önü de ardına kadar açılsın. Her adımı atmaya kararlı, inançlıyız” ifadelerini kullanmıştı.

Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Geçen hafta insanlık adına utandığımız haberler aldık, para için yeni doğmuş bebeklere musallat lan bir şebeke ortaya çıktı. Bebekleri annesinin kucağına kavuşmadan kuvöze alan ve bunu yaparkenki süreçte bebeklerin sağlığı ile oynayan çetenin yaptıkları hepimizi insanlığımızdan utandırdı.

Çok da berbat bir şey yaptı bu çete sağlık çalışanlarına pandemide duyulan güveni bir düşünün bu çürük elmalar, hekimleri yeni doğan hemşirelerini sağlık emekçilerini zan altında bırakan, geçmişte evladını kaybetmiş ailelerde bir travma yarattı. Kolay da atlatamayacağız. Hepimiz çok üzgünüz.

Devlete olan güvenin azalmasıyla CHP’ye ihbarlar yapıyor. Meselenin şu ana kadarki kısmı gösteriyor ki maalesef yine haklı çıktık. Sağlığı piyasalaştırmayın, özel hastanelere bu kadar alan açmayın, devleti bu alandan çekip bu alanı sermayeye açmayın derken, ne kadar haklı olduğumuz bir kez daha ortaya çıktı.

Öyle bir noktadayız ki son 3 sağlık bakanının 2’sinin özel hastanesi var zaten. Bir tanesi de bu olaylar yaşanırken il sağlık müdürü o da şimdiki bakan.

Savcı tehdit edilmese, o hastanelerin yenidoğan ünitelerinde bebekler yatıyor olacak. Geçen sene eylülden ekimden itibaren bebekler, nisana kadar ölmeye devam etmiş, bebekler ölmeye devam edecekti. Yenidoğan bebekleri hasta ederek kazanç sağlamaya çalışanlara olanak sağlayanın bu iktidarın sağlık politikaları olduğunu görmeyenler hiçbir şeye şaşırmasın bu ülkede.

İlk yapılması gereken iş şu anki Sağlık Bakanı’nın, toplumla inatlaşmamak için görevi bırakması lazım. Kendisini kişisel sebeplerle değil, ilkesel bir yerden istifaya davet ediyorum. Şu anda işgal ettiği konum adaletin önünde engeldir, milletin vicdanının önünde fevkalade engel bulunmaktadır.

Hem bundan önceki hem de hastanesi kapatılan bakanla ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Özel hastane sayısı yüzde 111 artmış durumda. Görünen o ki; bu iddianame görünen buz dağının deniz üzerindeki bölümüdür. Özel hastanelere yapılan denetlemelerde, denetmenlerin baskı altına alındığı bildiriliyor.

Exit mobile version