“DENİZLİLİ VATANDAŞLARIMIZIN HAYATININ ÖNEMİ YOK MU?”
Denizli Devlet Hastanesi binasının şiddetli deprem olması durumunda yıkılacağı konusunda AK Parti hükümetini defalarca uyardıklarını söyleyen Arpacı şöyle konuştu:
“Hazırlanan rapor gösterdi ki, şiddeti yüksek olmayan bir deprem meydana geldiğinde bile binalar yıkılacak durumdadır. Buna karşı hastane tahliye edilmedi, güçlendirme yapıldı. 1970’lerden kalma, 8 bloklu, bin yatak kapasiteli Denizli Devlet Hastanesi’nin gece nüfusu iki bin 500 kişi. Gün içinde doktorlar, sağlık çalışanları, hastalar ve hasta yakınlarıyla bu sayı beş bin kişiyi buluyor. Olası bir depremde 5 bin canımızı riske attığımız gibi, Allah korusun, böyle bir felaket yaşanırsa geride kalanlar için sağlık hizmeti verecek, şehrin kalbindeki en büyük kurum yok olacak.
“BİR MİLYAR LİRAYA BİTECEK İŞ 12 MİLYAR LİRA OLDU”
Buradan iktidara sesleniyorum: Denizlili vatandaşlarımızın hayatının hiç önemi yok mu? Denizli en çok vergi veren illerin başında gelir fakat karşılığında bir emniyet müdürlüğü, bir hastane, bir stadyum bile yapılmamıştır. Şehir hastanesi yapılmak istenmiş fakat beceriksizlik örneği olarak Denizli Şehir Hastanesi tam bir masala dönüşmüş durumdadır. Dört ihalenin birincisi 2020 yılında yaklaşık bir milyar lira olarak yapılmıştı; ikinci ihale altı altı ay sonra tekrar yapıldı, bir milyar liranın üzerine biraz daha fazla çıktı. Ne mi oldu? Temeli atıldı, yüklenici firma inşaatı terk ederek kaçtı. İşte, Denizli Şehir Hastanesinin dört senedir durumu bu arkadaşlar. Deprem bölgesindeki ve hatta çok yakınından fay hattı geçen şehir hastanesini otlar bürümüş, temelleri çürümüş durumda. 2020’de bir milyar lira olan bedel geçen hafta dördüncü ihalede tam 11 milyar 999 milyon lira bedele ulaştı. Yanlış duymadınız, dört senede tam 12 kat arttı. Daha başlamadan halkın cebine el uzatıldı, bir milyar liraya bitecek iş 12 milyar lira oldu.
Şimdi soruyorum: Nerede enflasyonu hesaplayan TÜİK Başkanı? Nerede halkın sağlığından sorumlu Sağlık Bakanı? Nerede depremle ilgili önlem alması gereken Şehircilik Bakanı? Nerede ‘Tasarruf yapacağız’ diyen Maliye Bakanı? Nerede ‘Harcanan her kuruşun hesabını soracağım’ diyen Cumhurbaşkanı? Vatandaşın asgari ücretine, memurun ve emeklinin maaşına gelince enflasyonu doğru hesaplayamayan iktidarınızın yandaşa ihale verirken nasıl hesaplamalar yaptığını hepimiz görüyoruz.”
Kaynak: ANKA