“Ülkemizde kayıp çocuklar konusu maalesef bambaşka boyutta” diyen Karaca, “2008 ile 2016 yılları arasında, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre toplamda 104,531 çocuk kayboldu” ifadelerini kullandı. Karaca, son 8 yıldır verilerin açıklanmadığını kaydederek, “2016’dan bu yana bu veriler, ne İçişleri’nde ne Emniyet Genel Müdürlüğü ne Aile Bakanlığı verilerinde artık paylaşılmıyor” ifadelerini kullandı.
Karaca’nın açıklaması şöyle:
“25 Mayıs, Uluslararası Kayıp Çocuklar Günü… Bugün; kaçırılan, suça maruz kalan, ihmal ve istismar edilen çocuklar için bir anma ve farkındalık günü. Myosotis Sylvatica veya halk dilindeki adıyla ‘unutmabeni’ çiçeği, bu anlamlı günde kaybolmuş çocukların hatırasını canlı tutmayı amaçlayan bir sembol, kullanılan bir motif.
Kayıp çocuklar, ebeveynlerden birinin kaçırması, evden ya da koruma altındaki kurumdan kaçma, refakatçisiz mülteciler, kriminal olaylar gibi çeşitli kategorilerde değerlendiriliyor.
Kayıp çocuklara toplumun dikkatinin çekilmesi, verilerin toplanması ve bu konuda titiz, şeffaf, kapsayıcı ve sürdürülebilir çalışmalar yapılması son derece önemli. Kayıp çocuklar için oluşturulmuş veriler ise korkunç bir gerçeği ortaya çıkarıyor.
Veriler sadece Avrupa Birliği ülkelerinde her yıl kaybolan çocuk sayısının 250 bin olduğunu, dünya genelinde bu sayını 3 milyon olduğunu söylüyor. Öyle ki nerdeyse her iki dakikada bir bir çocuğun kaybolduğu gerçeğiyle karşı karşıyayız.
Avrupa’da 32 kuruluş kayıp çocuklar için acil hatla hizmette. 2023’te, 21 hat 67.345 bağlantı kaydetmiş. Acil yardım hattını arayanların yüzde 42’si çocuklar. Yüzde 70 kayıp vakası, şiddet ve taciz, suistimal. Yüzde 14 çocuk sınır ötesi kayıp, yüzde 18.4 ebeveynlerden birinin kaçınmasıyla, yüzde 6.2 göç, yüzde 7.1 diğer nedenler…
Bugün Avrupa’da bu verilere ulaşmak mümkün, peki Türkiye’de durum ne? Bilmiyoruz. Çünkü böyle bir veri paylaşımı ya da çalışma yok. Veriler son 8 yıldır paylaşılmıyor.
Ülkemizde kayıp çocuklar konusu maalesef bambaşka boyutta. 2008 ile 2016 yılları arasında, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre toplamda 104,531 çocuk kayboldu. Günlük ortalama 32, yılda 10 bin çocuğun kaybolduğu bu üzücü durum, sosyal ve toplumsal boyutlarıyla ele alınması gereken bir sorunu bizlere hatırlatıyor.
Daha da vahimi 2016’dan bu yana bu veriler, ne İçişleri’nde ne Emniyet Genel Müdürlüğü ne Aile Bakanlığı verilerinde artık paylaşılmıyor. Öte yandan, Türkiye genelinde kız çocuklarının kaybolma oranının yüksek olması, cinsiyet temelli bir sorunu da gözler önüne seriyor. Bu durum, çocuk hakları ve güvenliği konusunda daha fazla hassasiyet göstermesi gerektiği anlamına geliyor.