Teklifle, Danıştayın iptal kararı doğrultusunda Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da değişikliğe gidildi.
Buna göre, Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na tabi kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermaye işletmelerince, mahkeme kararları ve icra dairelerinin ödeme veya icra emirleri üzerine yapılacak ödemelerde de “borcu yoktur” belgesi aranılması yönünde Hazine ve Maliye Bakanına yetki verilecek.
Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan değişiklikle, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca belirlenen kriterlere göre teknogirişim şirketi niteliğini haiz işverenlerce hizmet erbabına bedelsiz veya indirimli olarak verilen ve ücret niteliğinde kabul edilen pay senetlerinin, verildiği tarihteki rayiç değerinin o yıldaki bir yıllık brüt ücret tutarını aşmayan kısmı gelir vergisinden istisna tutulacak.
Hizmet erbabı tarafından bu şekilde iktisap edilen pay senetlerinin iktisap tarihinden itibaren 3 tam yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin tamamının 4 ila 6 yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin yüzde 75’i, 7 ila 12 yıl içerisinde elden çıkarılması halinde istisna edilen verginin yüzde 25’i, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle işverenden tahsil edilecek. Bu şekilde istisna nedeniyle zamanında alınmayan vergilere ilişkin zaman aşımı süresi, hizmet erbabına bedelsiz veya indirimli olarak verilen pay senetlerinin hizmet erbabı tarafından elden çıkarıldığı tarihi takip eden takvim yılı başından itibaren başlayacak. Bu hükmün uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacak.
Mükellefler nezdinde yapılacak yoklamalar sonucunda tespit edilen günlük hasılat tutarlarının ortalaması alınarak mükelleflerin aylık ve yıllık hasılat tutarları tespit edilecek. Bu şekilde tespit edilen hasılat tutarları ile mükelleflerin faaliyette bulundukları döneme ilişkin beyan ettikleri hasılat tutarları karşılaştırılacak ve karşılaştırma sonucu bulunan farkın yüzde 20’den fazla olması durumunda mükellefler, Vergi Usul Kanunu’nda yer alan “izaha davet müessesi” kapsamında izaha davet edilecek. Bu hüküm, kurumlar vergisi mükellefleri hakkında da uygulanacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olacak.
Elektronik ticaret pazar yerlerinde elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmetlerinin teminine yönelik sözleşme yapılmasına veya sipariş verilmesine imkan sağlayan aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının, ilgili hükümlere göre faaliyette bulunan hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına faaliyetleri dolayısıyla yaptıkları ödemeler vergi kesintisi kapsamına alınacak.
Mal ve hizmet alanlarına ilişkin gerçek kişilere yapılan ödemeler üzerinden Cumhurbaşkanı’nca belirlenen sektör ve faaliyet konuları dikkate alınarak vergi tevkifatı yapılması öngörülüyor. Böylece vergi güvenliğinin sağlanması ve kayıt dışılığın azaltılması amaçlanıyor. Cumhurbaşkanına vergi kesintisine tabi ödemeler için faaliyet konuları, ödeme türleri, sektörler, iş grupları ve iş nevileri itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte oran belirleme yetkisi verilecek.
Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının gerekçeleri dikkate alınarak teklifle, Vergi Usul Kanunu’nda değişiklik yapılacak. Buna göre, teminat uygulaması kapsamındaki mükelleflerden istenecek teminatın üst sınırı 10 milyon liradan fazla olmamak üzere, düzenlenmiş sahte belgelerde yer alan toplam tutarın yüzde 10’u tutarında olarak belirlenecek.
İstenen teminatın verilme süresi 30 günden 60 güne çıkarılırken, yükümlülüklerini öngörülen şekilde yerine getiren mükelleflere teminatın iade edilmesi ve belirlenen kişilerin teminat isteme tarihi itibarıyla tahakkuk etmiş tüm vergi borçlarından sorumlu olmamaları sağlanacak.