“Kişileri hasta değil, müşteri gören bu sistemle sorunlar çözülemez. Hızla bütçemizi kemiren şehir hastaneleri kamulaştırılmalı ve basamaklı, kademeli sağlık sistemine geçilmelidir” diyen Ünsal, şu açıklamaları yaptı:
“Önceki konuşmamda sıraladığım 2021-2022 Sayıştay verilerinde sorunlar çözülmüş değil. Hatta devam etmekte ve büyümekte. Şimdi bunlara ekleyeceğim güncel sıkıntıları anlatayım. Bir yapım işlerinde nihai projeler 260 haklar hesabından izlenemiyor. Kamu özel işbirliği modeliyle işletilen şehir hastanelerinin muhasebe işlemleri mevzuata kesinlikle uymuyor.
Örneğin kira ödemeleri hatalı muhasebeleştirilmiş. Bütün şehir hastanelerinde ihale mevzuatına genellikle uyulmadığı görülmekte. Örneğin mal ve hizmet alımı muhasebesi yanlış. Yükleniciler işin bitiş tarihine kesinlikle uymuyorlar. Cezalar ise komik. Güya gecikmelerde günlük 10 binde 3 ceza var, ama uygulanmıyor.
Şehir hastaneleri mal alımlarında kısımlara bölünerek İl Sağlık Müdürlükleri ya da o ildeki devlet hastaneleri tarafından yapılmakta. Örneğin Antalya Şehir Hastanesi için cerrahi el aletleri ve diğer tıbbi aletler Antalya İl Sağlık Müdürlüğü, Antalya Devlet Hastanesi, Serik Devlet Hastanesi tarafından alınmakta. Komediye bakar mısınız? Yapım işlerinde idarenin bilgisi olmadan alt yükleniciler çalıştırılmakta.
Aşı, antiserum, soğuk zincir ve stok yönetimi sistemi ihale dokümanına uygun yapılmamış. Örneğin bin tane akıllı aşı dolabı temini istenmiş, 648 tane teslim edilmiş. Bunların da 529 tanesi teknik şartnameye uygun bulunmuş. Bakar mısınız? Yazılım hizmetleri zaten mevzuata kesin uygun yapılmıyor ve işler aksamakta. Bakanlığın kullanımında olan Yalova Termal Kaplıcaları’ndaki sorunlar kesinlikle çözülememiştir. Şehir hastanelerin ticari alanları da zaten kanayan bir yara. Yükleniciler denetimden kaçarak bu alanları sınırsız ve keyfi olarak kullanmaktadır. Örneğin Başakşehir, Çam Sakura Rönesans’ın; Ankara, Bilkent CECENE Holding’in; Mersin Şehir Hastanesi CECENE Holding’in; Konya Şehir Hastanesi, YDA gibi hastaneler bu firmaların onaylanmış projeleri kesinlikle yüzde 39.9 ticari alanları işgal etmişlerdir fazladan. Çok önemli bir sorun da bu alanların elektrik, su ve doğal gaz sayaçları ayrı ayrı yapılmadığı için giderlerini idare yani devlet ödüyor arkadaşlar. Hemen hemen bütün şehir hastanelerinin yüklenicileri zaten, Saray seçiyor, yer teslimi almadan inşaata başlıyorlar.
Trijenerasyon sistemleri hala sorun olmaya devam ediyor. Hatta fayda maliyet analizi yapılmamıştır. Doğal gazdan elektrik ve termal fayda üretimi işlememektedir. Doğal gaz tüketimindeki eksik ölçümler yapılıyor ve bu yük zaten idareye İzmir, Mersin, Elazığ, Adana ve Manisa’da olduğu gibi idareye kalıyor.