Aldatılan binlerce kişinin ifadeleri ve deneyimlerinden yola çıkarak yapılan araştırma sonucunda, 40’lı yaşlarda, büyük burunlu ve kel erkeklerin en az güvenilir olduğu belirlendi. İnce dudaklar, mavi gözler, çatık kaş çizgileri ve kısa sakal, bu görünümün tamamlayıcı unsurları olarak öne çıkıyor. Daily Mail’de yer alan habere göre, yapay zeka ile oluşturulan yüz özellikleri, aldatma riskini azaltmak isteyen kadınlar için uyarıcı niteliği taşıyor.
Araştırma, aldatma potansiyeli yüksek kadınlar için de bir profil oluşturdu. Bu kadınlarda koyu renk saç, küçük burun ve ellili yaşlarının başında olduğu tespit edildi. Hem erkek hem de kadın aldatıcıların en yaygın fiziksel özellikleri arasında ince yapılı olmak ve “derin bakan gözlere” sahip olmak bulunuyor.
Araştırmaya göre, her 10 kadından yaklaşık 4’ü, partnerinin kendisini aldattığını öğrenir öğrenmez ilişkisinden ayrıldığını belirtiyor. Yüzde 12’lik bir kesim, bu kararı bir ay sonra alırken, beşte biri aldatılan kişiyle en az iki yıl daha birlikte kalmayı sürdürüyor. Aldatılan erkeklerin ise yalnızca yüzde 13’ü ayrılık kararı alıyor. Ayrıca, Manchester’ın Birleşik Krallık’ın aldatma başkenti olduğu ifade ediliyor.
Araştırmayı yürüten MrQ’da üst düzey pazarlama yöneticisi olan Rosie Maskell, “Araştırmamız, yarısından biraz azının (yüzde 41) bu acı verici ihanete aşina olduğunu gösterdi. Dolayısıyla, birçok kişi bu görüntülerdeki özelliklerle özdeşleşiyor olabilir. Haksızlığa uğrayan partnerlerin yüzde 39’unun hemen ayrılık kararı vermesi, sadakatin partnerlerimiz için değerli bir nitelik olduğunu gösteriyor. Ancak bu verilerin istatistiksel analize dayandığını ve tüm bireyler için geçerli olmadığını belirtmek önemli. İnsanların davranışları, kararları ve eylemleri ile tanımlanır, neye benzedikleri ile değil,” dedi.
Bu araştırma, aldatmanın psikolojik ve sosyal boyutlarını anlamaya yönelik önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Aşk arayışında olanlar için, görünüm ve davranış arasındaki bağlantıyı incelemek, sağlıklı ilişkiler kurmada faydalı olabilir.