Merkez Bankası PPK Özeti yayımlandı: Merkez sıkı duruşundan taviz vermiyor

Merkez Bankası PPK Özeti yayımlandı: Merkez sıkı duruşundan taviz vermiyor

Özette, politika faizinin yüzde 50’de sabit tutulması kararının sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerinin de göz önünde bulunduralarak aldındığı belirtildi ve enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşun yinelendiği vurgulandı.

Merkez Bankası yine sürpriz yapmadı! Ağustos ayı faiz kararını açıkladı

Sıkı para politikası duruşunun, aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sürdürüleceği de belirtildi.

Ayrıca, Kurul’un politika kararlarını enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyeceği de ifade edildi.

1. Küresel büyüme görünümündeki sınırlı iyileşme yılın ikinci çeyreğinde de devam ederken, işgücü piyasalarındaki sıkılık zayıflamaya başlamış ve arz talep dengesindeki normalleşme eğilimi sürmüştür. Türkiye’nin dış ticaret ortaklarının ihracat paylarıyla ağırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin 2024 yılında yüzde 2,0 artarak 2023 yılındaki yüzde 1,8’in sınırlı oranda üzerinde büyüyeceği tahmin edilmekte ve küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrini sürdüreceği değerlendirilmektedir. Gelişmiş ülkelerin birinci çeyrek büyüme verileri iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanmayı desteklerken, öncü göstergeler söz konusu toparlanmanın daha çok hizmet sektörü kaynaklı olduğuna işaret etmektedir. ABD ekonomisi büyüme eğilimi diğer gelişmiş ülkelerden olumlu ayrışmaya devam etmiştir. Enflasyonda kalıcı düşüşü sağlamak amacıyla faiz indirim süreçlerinin temkinli yürütülecek olması ve jeopolitik gelişmeler 2024 yılında küresel iktisadi faaliyetin seyri açısından öne çıkan risk faktörleri olarak görülmektedir.

2. Küresel enflasyondaki düşüş devam ederken, ABD’de açıklanan son enflasyon verileri hizmet sektöründeki fiyat katılığının zayıflamaya başladığına işaret etmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde (GOÜ) faiz indirimleri parasal sıkılığı koruyacak şekilde sürdürülürken, faiz indirim sürecine giren gelişmiş ülke merkez bankalarına yenileri eklenmiştir. Enflasyon görünümündeki iyileşmenin devamı ve hizmet enflasyonuna dair son gelişmeler faiz indirim beklentilerini güçlendirse de gelişmiş ülke merkez bankalarının faiz indirim sürecinde temkinli bir yaklaşım izleyecekleri değerlendirilmektedir. Diğer taraftan küresel belirsizlikler ve finansal piyasalarda ağustos ayında yaşanan oynaklık ile birlikte risk iştahı zayıflamış ve GOÜ hisse senedi piyasalarından portföy çıkışları gözlenmiştir.

3. Enflasyon ve kur beklentilerindeki gerilemenin ve yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin Türk lirası (TL) varlıklara yöneliminin etkisiyle piyasada dönemsel olarak oluşan likidite fazlası mevduat faiz oranlarında belirleyici olmaya devam etmektedir. TL mevduat faizleri, 26 Temmuz haftasından bu yana 55 baz puan gerileyerek, 9 Ağustos haftası itibarıyla yüzde 55,20 seviyesinde gerçekleşmiştir. Aynı dönemde TL ticari kredi faizleri (Kredili Mevduat Hesabı ve Kredi Kartı hariç) 67 baz puan azalarak yüzde 58,57 seviyesinde oluşmuştur. Bireysel tarafta, ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı hariç) faizleri 26 baz puan artarak yüzde 74,59 olarak gerçekleşirken; konut kredisi faizleri, yatay seyrini sürdürerek yüzde 43,48 seviyesinde oluşmuştur. Son dönemde, kampanyalı satışların etkisiyle dalgalı bir seyir izleyen taşıt kredisi faizleri 9 Ağustos itibarıyla yüzde 55,06 seviyesinde gerçekleşmiştir.

4. Bireysel kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması 26 Temmuz haftasından bu yana artarak yüzde 1,68 seviyesinden 9 Ağustos itibarıyla yüzde 2,27 seviyesine gelmiştir. Söz konusu artışta bireysel kredi kartları bakiyesinin büyüme oranındaki yükselme etkili olmuştur. Aynı dönemde TL ticari krediler sınırlı büyümeye devam etmiş ve 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması yüzde 0,21 olarak gerçekleşmiştir. Kur etkisinden arındırılmış yabancı para (YP) ticari kredilerdeki 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması, TL ticari kredi büyümesine kıyasla daha güçlü seyretmeye devam etmekle birlikte büyüme kısıtlarının etkisiyle yüzde 1,95 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Exit mobile version