İki lider görüşmenin ardından basının karşısına geçerek açıklamalarda bulundu.
Müsavat Dervişoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Cuma günü yapılacak olan Genel Kurul’da tavrımız açık ve nettir. Yani gasp edilen bir hak var ortada. Yanlış uygulamadan kaynaklı olumsuz sonuçlar var, yanlış sonuçlar var. Sürecin doğru yönetilmediğine dair de ortak bir kanaat var. Can Atalay’ın milletvekilliği ile alakalı olarak. Ama sürecin doğru yönetilmesi lazım. TBMM de yanlış uygulara adım attı.
AYM’nin ihlal kararlarına yerel mahkemelerin uymak yükümlülüğü var. İhlal kararlarına birinci derece mahkemeler bakıyor. Ama biliyorsunuz TBMM’ye gelen ve TBMM Başkanlığı tarafından okutulan karar ilk derece mahkemesinin değil Yargıtay’ın kararı. Dolayısıyla burada bir usulsüzlük yapılmış oldu. Karar vermeyip Yargıtay’a göndermiş ilk derece mahkemesi. AYM’nin kararını bile değerlendirmemiş. O da TBMM Başkanlığına göndermiş. Böyle bir durum söz konusu olunca, dosya önce Adalet Bakanlığı’na gider, ondan sonra Cumhurbaşkanlığına gider ve Cumhurbaşkanlığından bir tezkereyle TBMM’ye gönderilir.
TBMM’de okutulan bir Cumhurbaşkanlığı tezkeresi yok. Dolayısıyla işler külliyen yanlış işler. Meclis Başkanlığı Yargıtay’ın kararını okutarak aynı zamanda TBMM’yi de zor durumda bırakıyor.
Aymaz bir durum söz konusudur. Can Atalay Meclis’te yemin edip o sıralarda oturmalıdır. Bu zamana kadar uygulanan yanlış kararlara son verilip hakkın teslim edilmesi gerekiyor.
Yorumlar kapalı.