Ardından sözlerini sürdüren Özel, “Bugün, benim aileme ayırdığım bir gündü. Kızım yarın Türkiye’den ayrılacak. Uzun süre onu göremeyeceğiz. Onun için bir günlüğüne Manisa’ya geldim. Bornova Belediyemizin de biraz önce bahsedildiği gibi çoktandır bekleyen açılışları var. Ben bugünü aileme ayırdım dedim, Ömer de ‘Burası da aile, Çamdibi’ne çağırıyorum’ dedi. Benim akrabaların olduğu yere. Çamdibi’ne gideceğiz deyince, yani suyun öteki tarafından gelen Bulgaristan, Makedonya, Bosna Hersek’ten gelen akrabalarım olunca koşa koşa geldim. Hepinize merhabalar, hepinizi saygı ile selamlıyorum. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugün burada İzmir’imizin ve Manisa’nın iki değerli il başkanı bana eşlik ediyor. Genel başkan yardımcılarım, Parti Sözcümüz, İzmirli MYK üyelerimiz eşlik ediyor. Sayın Gökan Zeybek bana eşlik ediyor. Milletvekillerimiz burada, birbirinden kıymetli, çalışkan belediye başkanlarımız burada. Kadın Kollarımız, Gençlik Kollarımız, örgütümüz burada. Hepsi adına sizlere merhaba diyorum, hepinizi saygı ile selamlıyorum. Ertürk Çapın Başkan benden yıllar önce Bornova Anadolu Lisesi’ne gitmiş, Bornova Anadolu Lisesi’ni benden yıllar yıllar önce bitirmiş. Bornova’da örgütümüzün başında İlçe Başkanımız. En önemli tarafı Bornova’da erkek öğrenci yurdunda okumuş. Bornova ki öğrenci kentidir. O kentteki öğrencinin beklentilerini bilen, yurttaki çocuğun ve gencin sorunlarını bilen, kent ile üniversite nasıl entegre olabilir, birbirine değer katabilir, birbirine sahip çıkabilir diyebilen, sonrasında İzmir’e yerleşmiş, burada belediyede görev yapmış, sendikacılık yapmış, yani saatin vidasından gelen, gencecik bir arkadaşım. Ben hem Ertürk Başkan’ıma, hem Ömer Başkan’ıma uyumlu ve Bornova’ya gayet güzel hizmetler üreten çalışmaları için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar.
Ben 1985’te geldim. Okula kaydımı yaptırdım. 10 yaşındaydım, annem ve babamdan ayrıydım. Ellerim titreye titreye bir kayıt belgesi yaptım. İl Başkanım Bornova Anadolu Lisesi’nden o kayıt tutanağını bulmuş. İlk fotoğrafımı, karnemi bulmuş. Bana getirdi. Hep birlikte sizinle 1985 yılında yolumun Bornova ile ilk kesiştiği günkü attığım imzayı, yazdığım yazıyı göreceğiz. O günden bugüne Bornova’dayım. Önce ortaokul, sonra lise, Ege Üniversitesi Eczacılık. Sonrasında kısacık askerliğin acemiliğinde yoktum, dönem ikincisi oldum. ‘Nereye istersen git’ dediler, Ege Bölge Deniz Komutanlığı’nı buldum ama yine ayrılmadım. Kızım Bornova Anadolu Lisesi mezunu. Gönlümüz burada. Babamın doğum yeri Bornova. O açıdan gerçekten kelimenin tam anlamıyla kendi memleketimdeyim. Sizlerle birlikteyim. Bu durumdan çok memnunum.
Bugün burada her iki kişiden birinin oyunu aldığımız bir ilçedeyiz. Bize seçimlerden önce destek verin dedik. Ömer’e inanın, güvenin dedik. Sizi mahcup etmeyeceğiz dedik. Bugün daha 5 ay geçtikten sonra Bornova’da neler yapıldığını konuştuğumuz, çok sayıda açılış yaptığımız, bundan sonrası için temeller attığımız bir törendeyiz. İlk beş ayda bunlar yapılabildi, bunlara niyet edildi, temelleri atıldıysa bundan sonra Bornova, İzmir 5 yıl boyunca çok güzel hizmetler görecek. Ona inanıyorum. Ömer Başkan’ı, belediye grubumuzu, meclis grubumuzu hangi partiden olursa olsun belediye meclis üyelerini ve Bornova Belediyesinin emekçilerini kutluyorum. Emeklerine sağlık. Bugün 18 açılış yapacağız, temel atmalar yapacağız. Bir kısmını gezdim ve gördüm. Bunların arasında motokurye parkı var. Kent market var. Kent lokantasına girdim, bir kuru fasulyenizi yedim. Kent Akademisi’ne gittik. 3 bin 500 öğrenciye verilecek eğitim yuvamızı gördük. Sağlıklı atıştırmalıklar üretim tesisinden Abide-i Hürriyet Parkı’na, Minia İzmir Projesi’ne kadar birçok hizmetin de temelini atacağız. Bir tanesini attım ve geldim. Manisa’mıza 15 dakika, Bornova’mıza 15 dakika mesafede Sarnıç köyümüz var. Köyün camisi, içine girilemeyecek durumda. Depreme dayanıksız. Muhtarın, müftülüğün talebi vardı. Ömer kardeşim sağ olsun bir proje yapmış. Alt tarafı şadırvan, üst tarafı Mescid-i Aksa’yı model alan bir camiyle, hem Filistin’e dayanışma duygularımızı gönderiyoruz hem seçimlerden önce sıkışınca, ‘efendim bunlar gelirse bayrağı indirecekler, ezanı dindirecekler, vatanı böldürecekler’ diyen iftiracılara inat camiyi de açıyoruz, ezanı da okutuyoruz, bayrağı da göndere çekiyoruz. Biz bu ülkede inancına, doğduğu yere, etnik kökenine göre hiç kimseyi ayırmadan Bornova ve İzmir’de, Türkiye’yi bağrımıza basıyoruz. CHP budur ve bundan büyük gurur duyuyorum.
Biz gücümüzü milletimizden, güvenimizi yaptığımız işten, o işin ehli belediye başkanlarımızdan alıyoruz. 412 belediyede CHP’li belediye başkanlarımızla halka hizmet sunuyoruz. Pandemide, doğal afetlerde milletin yanında duruyoruz. İktidarın neden olduğu ekonomik krizde, vatandaşımızın yaşadığı sıkıntılarda, sosyal projelerle, sosyal belediyecilik anlayışı ile onların yanında duruyoruz. Öyle mahalleye bir tane araba çekip, partinin mahalle başkanını çağırıp, AK Parti’ye üye olanının önüne kömür atıp, gidip evine kapıdan AK Parti’li mahalle başkanını göstere göstere evlere buğday, bulgur, makarna, un dağıtalım, yoksulluğu yönetelim, oylarını alalım diye bakmıyoruz. Ömer bizi kent markete götürdü, market arabasını ben aldım. Elime hiçbirinizin kime verildiğini bilmediği, bir elin verdiğini öbür elin görmediği bir kart verdiler. Arabayı ben sürdüm. Gökan Zeybek, Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız bir aileye ne lazımsa, irmik aldı, un aldı, kuru fasulye, ayçiçek yağı, zeytin yağı, diş fırçası, küçük çocuk için alt ve üst takım, yazlık kıyafet aldı. Aldı, aldı. Çocuk bezi aldı. Kasaya gittik, markette alışveriş yapar gibi. Hesabı çıkardı. Efendim dediler, 52 kredinizi kullandınız. Daha kullanacak 68 krediniz var. Araba doldu. Kartı çektirdik. Marketten kredi kartıyla alışveriş yapar gibi torbamızı doldurduk. Uygar şekilde. Yoksulluğumuz yüzümüze vurulmadan…
Yorumlar kapalı.