Esas hakkındaki mütalaasını tekrar eden cumhuriyet savcısı, dosya kapsamında toplanan tüm deliller dikkate alınarak sanık Hasan Alpargün’ün cezalandırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesi yönünde görüş sundu.
Hakkındaki iddialar hatırlatılarak savunması alınan Alpargün, binayı inşa etmeden önce zemin etüdü yaptırdığını öne sürerek, şunları iddia etti:
“Ben kanunlara uygun bir apartman inşa ettim. İnşaatta hiçbir eksik malzeme kullanmadım. 1975 Deprem Yönetmeliğine uygun olarak inşaat yaptım. Proje eksiksiz ve kusursuzdur. Binanın iskanını aldım. 1998 yılındaki Ceyhan depreminde binada hasar oluşmadı. Bina kendisini bu bakımdan ispatlamıştır. Benim sorumluluğum kalmamıştır. Binada büyük tadilatlar yapılmıştır. Taşıyıcılara ve kolanlara fiziki müdahaleler vardır. Depremin ivme kuvveti binayı yıkmıştır. Ben olaydan sonra polise kendim teslim oldum. Benim ciddi sağlık sorunlarım var. Kanser hastasıyım. Anjiyo oldum, 73 yaşındayım. Uzun süredir tutukluyum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum.”
Davaya katılan müştekiler ise sanıktan şikayetçi olduklarını belirterek, Alpargün’ün cezalandırılmasını talep etti.
Müşteki avukatları ise Konya Teknik Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan 6 kişilik heyetin hazırladığı 46 sayfalık ikinci bilirkişi raporu dikkate alınarak sanık Alpargün’ün “olası kastla öldürme” suçundan cezalandırılmasını, savcılığın bu yönde mütalaasını değiştirmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, “olası kastla birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 62 kez müebbet ve 865 yıl hapis cezasına çarptırdığı Hasan Alpargün’ün mevcut halinin devamına karar verdi.
Adana’da depremde yıkılan Alpargün Apartmanı ile ilgili soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan Hasan Alpargün’ün 6 Şubat 2023’te KKTC’ye gittiği belirlenmişti. Çalışmalar sonucunda Lefkoşa Emniyet Müdürlüğüne teslim olan Alpargün, Adana’ya getirilmiş ve 13 Şubat 2023’te tutuklanmıştı.
Yorumlar kapalı.