Eğer Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi önemli OPEC+ üyeleri, üretimde yaşanan kaybı telafi ederse, petrol fiyatlarındaki artışın varil başına 10 dolar civarında kalabileceğini belirten Struyven, OPEC+’nın tavrının fiyatlar üzerindeki belirleyici faktörlerden biri olacağını vurguladı.
MST Marquee enerji analisti Saul Kavonic de geniş çaplı bir çatışmanın sadece İran’ın petrol üretimini değil, aynı zamanda küresel petrol taşımacılığını ciddi şekilde etkileyebileceği konusunda uyarıda bulundu. Kavonic, İran’ın petrol ihracatının yüzde 90’ını gerçekleştirdiği Kharg Adası’nın, İsrail ile yaşanacak bir misillemede hedef haline gelebileceğini söyledi.
Bunun yanı sıra, Kavonic, Hürmüz Boğazı üzerinden yapılan petrol taşımacılığının da tehlike altında olabileceğini dile getirdi. İran, petrol üretiminde yaşanacak olası kayıplar karşısında Hürmüz Boğazı’ndaki petrol sevkiyatını durdurma tehdidinde bulunmuştu. Hürmüz Boğazı, dünya petrol arzının önemli bir kısmının geçtiği stratejik bir nokta olarak biliniyor. Bu boğazdan geçen petrol sevkiyatında yaşanacak herhangi bir aksama, küresel enerji arzında büyük kesintilere ve petrol fiyatlarında ani yükselişlere neden olabilir.
Yorumlar kapalı.