Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Bu anlamlı toplantı vesilesiyle sizlerle beraber olmaktan memnuniyet duyuyorum. Filistin’in gelece konferansının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Bugün kalbi Kudüs için atan Filistin davasına omuz veren, Kudüs ilk kıblemizdir, kırmızı çizgimizdir diyen, duruşunu, tavrını cesaretle ortaya koyan dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerimi saygıyla selamlıyorum.. Bu vesileyle geçtiğimiz 7 Ekim’den bu yana İsrail’in katlettiği Filistinli Lübnanlı kardeşlerime Allah’tan rahmet diliyorum.
Filistin meselesinin konuşulmasını, tüm yönleriyle ele alınmasını çok önemli buluyoruz. Konferansımız inşallah 3 önemli başlık altında meselenin tartışılmasını sağlayacaktır.
Geçen yıl 7 Ekim’de İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı saldırılar Filistin’i tekrar insanlığın gündemine taşıdı. İsrail’in soykırımı Lübnan’a ulaştı. Siyonist lobinin medyayı, akademiyi, sanatı, devleti nasıl baskı altında tuttuğunu hepimiz çok yakından gördük.
BM Güvenlik Konseyi ile uluslararası örgütlerin İsrail’in şımarıklıkları karşısında nasıl büyük acze düştüklerini hep beraber yüzümüz kızararak takip ettik.
Söz konusu Gazzeli, Lübnanlılar olunca nasıl bir derin bir sessizliğe gömüldüklerine şahitlik ettik. Batının yıllardır savunduğu değerlerin tamamı bir çırpıda rafa kaldırıldı. Canlı yayında gazeteciler kurşunlandı. Hastaneler, camiler, okullar, kiliseler vuruldu. 2 milyon insana her türlü zulmü reva gördüler.
Tüm bunları ve çok daha fazlasını hepimiz içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz. Filistin halkı bu zulmü on yıllardır yaşıyor. İsrail’in işgal, yıkım ve infaz politikası tam 76 yıldır aralıksız devam ediyor. Filistin’de kan, gözyaşı hiçbir zaman dinmedi. İsrail 1948 yılında kuruldu. Buna devlet dersem yanlış olur.
14 Mayıs 1948 büyük bir felaket demektir. 7 Ekim katliamından önce Gazze zaten abluka altındaydı. Aslında İsrail’in ırkçı, faşizan politikalarının mağduru sadece Filistin halkı değildir.
Yorumlar kapalı.