Dem Partili Cengiz Çandar ‘yeni açılım’ sürecini ANKARAGÜNDEM’a değerlendirdi: “Demirtaş, Erdoğan ve Bahçeli ile görüşülmesinden yana”
Bahçeli’nin jestleriyle başlayan ve Erdoğan’ın da destek verdiği sürecin iki ihtimal taşıdığını belirten Davutoğlu, ‘Ya milli bir stratejik planlama vardır, bu sorunları çözmeliyiz ve yeni savaş riskine karşı hazırlıklı girmeliyiz, içerideki yaraları kapatmalıyız’ diyordur. Eğer böyle diyorlarsa sonuna kadar arkasındayım. Ya da aynen Öcalan’dan mektup alıp 2019 seçimlerine gittikleri gibi, sahte videolarla 2023 seçimleri öncesi hepimizi terörist ilan ettikleri gibi taktik bir manevra yapıyorlarsa sonuna kadar karşısında oluruz. Bu onlara da millete de bir fayda getirmez. ” dedi.
Davutoğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Kendilerine çağrım şudur; doğru hesap edin ve milleti birleştirin, kutuplaştırmayın. Yoruldu millet kutuplaşmadan. Terörle mücadelede her şeyi denedik. Milli bir proje olarak gördüğüm çözüm sürecine destek verdim, çözüm süreci kamu düzenini yok ettiğinde de teröristlerle mücadele ettim. Bu işin iki ayağı vardır; eksiksiz ve tam demokrasi, tavizsiz bir kamu yönetimi. Bu iki ayağın biri aksadı mı olmaz. Sayın Erdoğan haklı; anaların kendi diliyle konuşamadığı günler vardı ve ben her yerde bu meselelere sahip çıktım. Siz niye Kürtçe levhaları kaldırmak için savaş ilan ettiniz? Neden farklı düşünenlere terörist muamelesi yaptınız? Sayın Bahçeli’nin insiyatif aldığı bir süreç rahat yürür. Ümit ederim bunu devam ettirir. Başta DEM olmak üzere ilgili taraflar da şunu diyecek; çözüm sürecinde yaptığımız hataları yapmayacağız ve kamu düzenini bozmayacağız. Partimizin görüşü açık ve nettir; demokratik hak ve özgürlükler bakımından insan haklarına duyarlı kamu düzeni konusunda da teröre asla taviz vermeyen bir yaklaşım.”
Savunma Sanayii Destekleme Fonu’na kaynak sağlama amaçlı kanun teklifinin ertelenmesine de değinen Davutoğlu, savunma sanayinin sonuna kadar desteklenmesi gerektiğini belirtti, ancak bunun halkın boğazını sıkarak yapılmaması gerektiğini vurguladı.
Halkın, savunma sanayisi için son kuruşunu vereceğini söyleyen Davutoğlu, “Kur korumalı mevduattan kesinti yapılsın. Üç yıldır bunlara trilyonlar aktardınız. Ayrıcalıklı müteahhitlerin vergi muafiyetini kaldırın. Bundan sonraki Nobel onlara verilmeli. İnsanlık tarihinde ilk kez borçtan vergi almayı düşündüler” dedi.
Davutoğlu şunları söyledi:
“Cumhurbaşkanımız geçtiğimiz günlerde İsrail’in Türkiye tehdidinden bahsetti. Türkiye’ye dönük milli bir tehdit varsa o zaman ne yapıldığını sormak ve gerekenleri yapmak bizim üzerimize vazifedir. Ama bütün bunlar Sayıştay denetiminden uzak bir Savunma Sanayi Fonu oluşturmaksa bundan uzak durun. Gerçekten Dünya, 21. yüzyılın ilk büyük değişimini yaşıyor. Soğuk savaş sonrası dönem bitiyor. 90’lı yıllarda Türkiye büyük hastalıklar yaşadı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden sonra aynı hastalıklar musallat oldu ve yeni döneme son derece hazırlıksız giriyoruz. Geçen sene Erdoğan’ın Netenyahu’yla el sıkışmaması lazımdı. Bir senedir Türkiye’nin İsrail’e en çok çelik desteği veren ülke konumunda olmaması lazımdı. O zaman yarın bu çelik Türkiye’ye kullanılacak demektir. Böyle bir stratejik planlama olur mu? Konvansiyonel savaştan siber hibrit savaş tehlikesi var. İsrail bu datalarla sizi vurur. Tanımınız ne politikanız ne? Biz bu yeni Dünya’ya hazır mıyız? Silahlı kuvvetleriniz ne kadar gelişmiş olursa olsun ortak aidiyet bilinciniz yoksa bekanız yoktur. Milli bekanın en büyük düşmanı kutuplaşmadır. Şu anda da sistematik olarak kutuplaştık, ya bizdensin ya onlardan. O halde önce toplumsal dokuyu kuvvetlendirmek gerekiyor.
Yorumlar kapalı.