Birinci Hastanesi’nde acil tıp teknisyeni olarak görev yapan Hakan Doğukan Taşçı ve 11 hastanenin hasta takibini yapan hemşire Hasan Basri Gök arasında geçen telefon konuşmaları, çetenin bebeklerin hayatlarını nasıl hiçe saydığını gözler önüne serdi.
Cumhuriyet’ten Fahrettin Öztürk’ün aktardığı bilgilere göre; ikili arasında geçen konuşmada Basri Gök’ün, Taşçı’ya bir bebeğin ailesiyle ilgili, “Doğukan öldürecekler bizi. Üç-beş kuruş için hapse gireceğiz. Hapse girmeyi bırak öldürürler. Türkmen mafyasına bulaşırız. Bak, ‘Doğukan sizden para alıp 700 liraya kokoreç yedi” diyerek güldüğü görüldü.
Şüpheliler arasında geçen konuşmalar, sadece bebek ölümleriyle sınırlı kalmadı. İkili, erken doğan bebekler için solunum güçlüğü tedavisinde kullanılan kritik önemdeki ilaçları çalarak satmayı planladıklarını itiraf etti.
Hakan Doğukan Taşçı, Hasan Basri Gök’e, önce örgüt lideri Fırat Sarı’ya güvenmediğini ve kendisiyle legal olmayan herhangi bir iş yapmak istemediğini söyledi.
Taşçı, “Hasan bak basit geliyor sana kanka, beni tutuklarlar. Bizim sattığımız fiyata bakma kardeşim sen. 20 tane, 10 tane, 30 tane çıkarttın. Şu an güncel fiyatı 7 bin lira. O ilacın SUT’tan (Sağlık Uygulama Tebliği) sonra 210 bin lira para yapar. Adam senin satış fiyatına bakmaz, perakende satış fiyatına bakacak. O parayı senden alacak, ceza kesecek, hastaneye ceza kesecek, bütün İstanbul’da senin adın hırsıza çıkacak yenidoğan piyasasında” diye konuştu.
Telefon kayıtlarına göre, aynı konuşmanın devamında Gök ve Taşçı’nın çaldıkları ilaçlardan ne kadar kazanacaklarını soğukkanlılıkla hesapladıkları görüldü.
Konuşmalarda, “Kutu diyorum bak sana, 10 bin lira yapıyor Doğukan hesapla”, “10 bin güzel para kanka. Benim benzin param yok” ifadeleri yer alırken şüphelilerin hangi hastaneden kaç kutu ilaç çıkarabileceklerini de hesapladıkları görüldü.
Yorumlar kapalı.