Asgari ücret artışı, Türkiye’deki ekonomik dengeleri doğrudan etkilemesi nedeniyle, her yıl büyük bir dikkatle takip ediliyor. Son yıllarda, asgari ücretin sadece düşük gelirli çalışanlar için değil, birçok sektördeki çalışan için de temel ücret haline geldiği bir durum söz konusu. Pek çok işveren, çalışanlarına yılbaşı zammı yaparken, asgari ücret artışını baz alıyor ve buna göre bir oran belirliyor. Bu da asgari ücretin, işverenler ve çalışanlar arasında adeta bir referans noktasına dönüşmesine neden oluyor.
İşveren kesimi, asgari ücretin belirlenmesinde istikrarın korunmasını ve enflasyon hedeflerinin dışına çıkılmamasını talep ederken, işçi sendikaları ise daha yüksek bir artış istiyor. Ekonomik verilere ve kulislerdeki bilgilere göre, asgari ücretten beklenen artış oranı yüzde 25 civarına çıkmış durumda. Ancak, işçi sendikaları bu oranın daha da yüksek olmasını talep ediyor. Sendikalar, asgari ücretin 25 bin liraya çıkarılmasını istiyor.
Ankara kulislerinde konuşulanlara göre, hükümetin belirleyeceği asgari ücretin işverenlerin talep ettiği seviyede, yani yüzde 25 artışla 21 bin 250 TL olması bekleniyor. Ancak, kulislerdeki yaygın görüş, bu seviyenin işçi sendikaları tarafından kabul edilmeyeceği yönünde. Çalışanların talepleri daha yüksek olduğu için, asgari ücretin 23 bin TL civarına yükselmesi olasılığı giderek güçleniyor.
Birçok gözlemci, işverenler ve işçi sendikaları arasındaki bu farklılıkların bir noktada uzlaşmazlığa yol açacağını belirtiyor. Ancak, kulislerdeki bilgilere göre, her iki taraf da bir şekilde 23 bin TL seviyesinde anlaşmayı kabul edebilir gibi görünüyor. Bu durumda, ne çalışanların ne de patronların istediği olacak ve ortada bir uzlaşma sağlanacak.
Yorumlar kapalı.