Uluslararası Af Örgütü Avrupa Bölgesel Direktör Yardımcısı Esther Major tarafından yayımlanan açıklamada, “Türkiye yetkilileri yürüyüşü kısıtlamak yerine, yürüyüşe katılanlara izin vermeli ve onları korumalı, ayrıca Türkiye’deki çoklu ayrımcılık türlerine ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete son verecek adımlar atmalıdır” denildi.
Açıklamada, “Binlerce insan, toplumsal cinsiyete dayalı şiddete karşı yürümek üzere İstanbul sokaklarında toplanmaya hazırlanırken, yetkililerin bu akşamki yürüyüşe getirilen hukuksuz yasağı kaldırması ve polisin geçmiş yıllardaki şiddet içeren eylemlerini tekrarlamaması hayati önem taşıyor” ifadelerine yer verildi.
Geçmiş yıllarda İstanbul’da 25 Kasım’ı kutlamak isteyenlere karşı keyfi gözaltılar ve aşırı güç kullanımı yaşandığına dikkat çekildi.
Major, Türkiye’de kadınların toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadelede en ön saflarda yer aldığını belirterek, şiddetle mücadele edenlerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
İstanbul Valiliği, 24 Kasım’da, Beyoğlu ilçesinde 25-26 Kasım tarihlerinde yapılacak tüm toplantı ve gösteri yürüyüşlerini yasakladı. Yasaklama kararında, Beyoğlu ilçesinin gösteri yapılabilecek güzergâhlar arasında yer almadığı ve protestoların “provokatif amaçlı olaylara dönüşebileceği” iddiaları yer aldı. Gerekçe olarak, protestocular ile diğer gruplar arasında teröre destek veren kişilerin eylemleri suistimal edebileceği ve bunun da kamu düzenini tehlikeye atacağı öne sürüldü.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verilerine göre, son 10 ayda erkekler 343 kadını öldürdü ve 207 kadın şüpheli koşullarda hayatını kaybetti. Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve cinayetler, özellikle son yıllarda arttığı için bu tür protestoların büyük bir öneme sahip olduğu vurgulanıyor.
Yorumlar kapalı.