Kırçuval Otel’in enkazında kurtarma çalışmalarına katılan Koza Altın Madencilik çalışanı Görkem Aksay, SEGBİS sistemiyle üzerinden tanık olarak dinlendi. Aksay “Malatya’da sadece Kırçuval Otel’in enkazında kurtarma çalışmasında yer aldım. Enkazdaki ilk gözlemim; kolonların içindeki demirlerin çok ince, tırtıksız ve düz olmasıydı. Kolonlar çok zayıftı” dedi.
Tanık Aksay, mahkeme başkanının “Kurtarma çalışmaları esnasında binanın dördüncü katından sonra beton durumunun farklı olduğu ve binaya ek yapıldığı gibi bir söylemde bulundun mu” sorusuna, “Yaptığımız çalışma esnasında zeminle, üst katların kolonlarının ve duvar yapısının farklı olduğunu gözlemledik” yanıtını verdi.
Aksay’ın ardından yıkılan otelin enkazında kalmakta son anda kurtulan otel çalışanı Erkan Çelebi de mahkemede tanık olarak verdiği ifadesinde şöyle konuştu:
“Ben otelde resepsiyonda görev yapıyordum. 2006 yılından deprem anına kadar otelde çalıştım. Deprem anında dışarı kaçtım, tabela üzerime düştü. Otelin yıkıldığı anı hatırlamıyorum. 2020 Elazığ depreminde de oteldeydim. Elazığ depreminden sonra bir kişi hasar tespiti için geldi. Birlikte bodrum ve odalarda inceleme yaptık. Herhangi bir problem olmadığını söyledi. Elinde tablet ve çekiç vardı, fotoğrafta çekti ama tutulan tutanağı görmedim. Elazığ depreminde sonra otel hiç kapalı kalmadı, çalışmaya devam etti. Elazığ depreminden sonra otelde herhangi bir tadilat yapılmadı.”
2001 yılından 2012 yılına kadar otelde çalışan Haydar Adıgüzel ise tanık olarak verdiği ifadede şöyle dedi:
“Otelin altında 3 iş yeri vardı. Bu iş yerleri otel sahiplerine aitti. Otelin muhasebe bölümünden elektrik dükkanına açılan bir kapı vardı. Otel iki yıldızlıydı, üç yıldız almak için kahvaltı salonunda halı serme ve paravanla bölme işlemleri yapıldı. Duvar yıkma, oda büyütme ve ilave oda ekleme işlemleri yapılmadı.”
Yorumlar kapalı.