Pek çok kişi tarafından bu durum başta kafa karıştırıcı ve endişe uyandırıcı olsa da, aile tarafından yapılan açıklamayla işin sırrı çözülüyor. Restoranın işletmecileri, et suyunu her akşam temizlediklerini ve her pişirme işleminin ardından yalnızca az miktarda bir suyun saklandığını söylüyor. Söz konusu “az miktar” ise ertesi gün yapılacak çorbanın temelini oluşturarak, lezzetini artırıyor.
Öyle ki restorandaki çorbayı tadanlar da damakta bıraktığı eşsiz lezzeti övmekten geri duramıyor. Bir yorumcu, “Burası 50 yıllık çorbalarıyla ünlü, peki buna değer mi? Evet!” derken bir diğeri ise “Yarım asırlık bir lezzet, ağızda eriyen etler ve mükemmel baharatlar… Burayı denemeden geçmeyin!” diyor.