“Hiçbir siyasi kariyer planı yapmadan bugünlere geldim. Her şeyi tevekkül ile Allah’ın takdirine bıraktım. Çocukluğumdan bugüne kadar yaşadığım ne varsa hepsini sizden öğrendim. Hangi makamda olursam olayım benim için en büyük şeref Fatsa’yı ve Fatsalıları temsil etmektir. Dün size emanettim bugün size emanetim yarın da sizlere emanet olacağım. Bizler dünden bugüne kavgalarını taşımayan insanlarız, bizler barışabilen, kucaklaşabilen insanlarız.
Bir günlüğüne siyasetten kaçıp gönül limanınıza sığınmaya geldim. Çıktığım bütün yolculukların manevi kalesidir Fatsa ama bir liman da gönlünüzün dışında başka bir yerde var; Samsun Limanı. Biz niye hep bir ve birlikteyiz biliyor musunuz? Bandırma Limanı’ndan inecek Mustafa Kemal Atatürk’ü bekliyoruz. Onun kurduğu cumhuriyetin, o cumhuriyetin bize sağladığı imkanların sonuna kadar peşinde olma iradesini sergileyeceğimizden şüpheniz olmasın.
Buraya size İYİ Parti rozeti takmaya gelmedim, çocukluktan bugüne bana öğrettiğiniz iyilikten zerre sapmadığımı ve üzerime yüklediğiniz iyilik sorumluluğunu asla ve kat’a terk etmeyeceğimin sözünü vermeye geldim. Meydanlar sahipsiz, meydanlarda artık Türkiye’nin geleceği konuşulmuyor.”
Siyaset yapmayacağım diyorum ama emeklisiyle, dulu yetimiyle, atanamayan öğretmeniyle, tenceresini kaynatamayan sabit gelirlisiyle, vize kuyruklarında istikbal arayan gençlerimizle bir beraber olmaya, onların hak ve hukukunu aramaya devam edeceğim. Memleketimden sesleniyorum, vatandaşımın 4 mevsimi kara kış gibi yaşadığı bir dönemde hiçbir siyasetçiye bu meydanlarda baharı yaşatmayacağımın sözünü veriyorum. Türkiye’nin yıkıcı sorunlarını unutturmaya çalışarak sıradan tartışmalar yaratmak isteyenlerin da oyununa düşmeyeceğimi ifade ediyorum. Yapay tartışmalarla bu milletin meşgul edilmesine izin vermeyeceğim.
Yorumlar kapalı.