T24 yazarı Candan Yıldız’ın haberine göre, Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş, Bahçeli’nin 27 Mayıs Ülkücü Şehitleri Anma Günü’nde yaptığı “Elinde ve vicdanında ülkücü kanı taşıyan alçaklarla kesin bir hesaplaşmayı buradan teklif ediyor, buna da hazır olduğumuzu söylüyorum” açıklamasının ardından MHP liderine çağrıda bulundu.
Selma Ateş, “Gelin işbirlikçileri ve azmettirenleri birlikte yakalayalım. Bu cinayeti birlikte çözelim. El uzatın ki size inanalım. Samimiyse elimizdeki bütün belgeleri vermeye hazırız. Partiyi pisliklerden temizleyelim” dedi.
Sinan Ateş cinayeti iddianamesinde, Ayşe Ateş’in 17 sayfalık ifade vermesine rağmen yalnızca üç cümle verildiğini hatırlatan Candan Yıldız, yazısında şunları söyledi:
“Yine Sinan Ateş’in yakın arkadaşı ve yurtdışından gelerek ifade veren Ömer Zengin’nin tanık ifadesi de iddianamede yoktu. Oysa Zengin yurtdışından gelerek ifade vermişti. Sinan Ateş’in yakın arkadaşı Haluk Türk’ün tanık ifadesi de iddianamede yer almadı.
Örneğin, cinayetten bir gün önce Sinan Ateş’le İstanbul’da birlikte olan, “Ülkücü değilim, Sinan kadim dostumdu, başkanlıktan ayrıldıktan sonra sürekli yanındaydım” diyen Erdal Yılmaz’ın da tanıklığına başvurulmadı şu ana kadar.
Sinan Ateş cinayeti soruşturmasına ilişkin şüphe ve soru işaretleri yaratan gelişmeler bunlar… Bu nedenle Bahçeli’nin “ifadeleri alınsın” çağrısı, ya soruşturmaya yönelik bir eleştirinin ya da yukarıda sözünü ettiğim tablodan habersizliğinin bir göstergesi… Diğer yandan Selma Ateş, eski Mersin Ülkü Ocakları Başkanı Çağrı Ünel’in davasını takip etmek için gittiği Mersin’de takip edildiğini belirterek aracına kamera taktırdığını, takip edenleri çektiğini, olumsuz bir durumda elindeki kayıtları paylaşacağını söyledi.
Sinan Ateş cinayetinin 22 sanıklı dosyası iddianameye dönüştü. 17 kişiyle ilgili soruşturma ise ayrı bir dosya üzerinden yürüyor. İşte bu dosyanın akıbeti siyasi gelişmelere bağlı… Daha doğrusu Cumhur İttifakı’nın geleceğine…”
Yorumlar kapalı.