Boşanma davası devam ederken iddiaya göre avukatlar 2007 yılında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nden akıl sağlığı yerinde olmadığı yönünde çıkartılan rapor nedeniyle C.Ç.’nin kısıtlılık kararı bulunduğunu belirtti. Dava sürecinde alınan kısıtlılık kararı nedeniyle mahkeme 2014 yılına kadar devam etti. 2014’te sona eren dava neticesinde Yalçın, eski eşinin kısıtlılık kararı nedeniyle çocuğuna da nafaka alamadı.
Nilüfer Yalçın, Adli Tıp Kurumu’ndan eşinin ‘Akıl sağlığı yerinde olup olmadığına yönelik’ rapor talep etti. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen cevapta “Sağlıklı sonuçlara varabilme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak mahiyet ve derecede herhangi bir akıl hastalığı tespit edilemediği” yönünde karar verildi. Bu gelişmenin ardından Yalçın ve avukatı, aile mahkemesine başvuruda bulunarak boşanma ve mal paylaşımı davasının yeniden görülmesini talep etti.
Yaşadığı yasal süreci anlatan Nilüfer Yalçın, “Mal paylaşımı davası devam ederken eşim bir gece evden ayrıldı. 2006 yılında eşime boşanma davası açtım. Boşanma davası devam ederken 2007 yılında eşim birden bire kısıtlandı, yani vasi tayin edildi ve tek başına karar veremez hale geldi. “Doğuştan akıl sağlığı yerinde değildir” denildi. Ben de hem evlilikte kusurlu eş ilan edildim, hem de bu evliliği para için yaptığım söylenerek yoksulluk nafakasından mahrum bırakıldım” dedi.
18 yıldır adliyede sıkıntılar yaşadığını ve eski işe C Ç.’nin akıl sağılığının yerinde olduğu yönünde de suç duyurusunda bulunduğunu ve çok sayıda davası olduğunu belirten Nilüfer Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“2018 yılında oğlum 18 yaşına girince oğlum babasının vasisi olsun diyerek mahkemeye müracaatta bulunduk. Akıl sağlığı yerinde değildir raporu bulunan eşim birden bire bir ay içinde aynı kuruldan akıl sağlığının yerinde olduğuna dair rapor aldı. Yani 2007’den 2018’e kadar akıl sağlığı yerinde değildi de biz müracaat edince mi akıl sağlığı yerinde oldu. Bu sefer biz bu çelişki giderilsin diye müracaatta bulunduk. İstanbul Adli Tıp Kurumu Kurulu Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları ve Akdeniz Üniversitesi’nden alınan raporlarının doğru olmadığını söyledi. Bu zaten bizim yıllardır söylediğimiz bir doğruydu.”
Yalçın’ın avukatı Musa Baş ise 2007 yılında alınan raporla müvekkilinin tazminat ve diğer haklarının bertaraf edildiğini belirterek, yaşanan süreci şu sözlerle aktardı:
“Müvekkilim Nilüfer Yalçın 2006 yılında boşanma davası ve mal paylaşım davası açmıştır. 2007 yılında eşine akıl sağlığı yerinde olmadığı gerekçesi ile bir rapor alınıp boşanma davasında tazminat ve diğer hakları bertaraf edilmiştir. Çünkü akıl sağlığı yerinde olmadığı için kusurlu sayılamaz ve dolayısıyla da bir tazminata da hükmedilemez. Müvekkilim ne nafaka ne de tazminat alabilmiştir. 2007 yılında hem Akdeniz Üniversitesi’nden hem de Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nden rapor alınmış ve kesin bir şekilde cezai ve hukuki ehliyetinin olmadığı, akıl sağlığının yerinde olmadığına dair raporlar tanzim edilmiş.”
Yorumlar kapalı.