Tahmaz, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye, kendisine yeni bir yol açma arayışında. Barış arayışı, duyguların ve yaşanmış acıların ağırlığıyla dikenli bir yol olabilir. Ancak vicdan sahibi herkesin, hayatı savunan bir gelecek için bu arayışı güçlendireceğine inanıyoruz. 2025 yılını, bölgemizde ve ülkemizde diyalog ve müzakere zeminlerinin çoğaldığı, büyük bir barış sinerjisi oluşturduğumuz bir yıl yapmalıyız.”
Barış Vakfı, Suriye’de Baas rejiminin 13 yıl süren iç savaşın ardından beklenmedik bir şekilde 12 gün içinde yıkılmasının, bölgede yeni bir dönemin kapılarını araladığını belirtti. Açıklamada, Türkiye’nin bu süreçte hem Suriye’nin yeniden inşasına hem de ülke içindeki barış arayışlarına odaklanması gerektiği ifade edildi.
Tahmaz, Türkiye’deki sürecin, 2013-2015 yılları arasında yaşanan çözüm sürecinden farklı olduğuna dikkat çekerek, şu değerlendirmede bulundu: “Bu süreç, Suriye’deki çatışmanın sonlandırılmasına yönelik olsa da, olumlu gelişmelere zemin hazırlayabilir ve ülkemizde barışın gelişmesinin önünü açabilir.”
Açıklamada, barış adına her fırsatın olumlu değerlendirilmesi gerektiği vurgulanırken, kararlılık ve hızlı hareket etmenin önemine dikkat çekildi: “Barış umudunun önüne hiçbir kaygının veya hayal kırıklığının geçmesine izin vermemeli, gelişmeleri sağduyuyla değerlendirmeliyiz.”
Barış Vakfı, 2025 yılının “Ülkemizde, Bölgemizde ve Tüm Dünyada Barışa Geçiş Yılı” olması gerektiğini belirtti. Açıklamada, bu hedefin ancak parlamento, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, akademisyenler ve toplumsal duyarlılığı olan bireylerin ortak çabasıyla başarılabileceği vurgulandı.
“2025’i silahlara ve çatışmalara veda edilen, demokratik zeminlerin güçlendiği bir yıl yapalım” çağrısında bulunan Vakıf Başkanı Tahmaz, “Barışı beslemek ve güçlendirmek hepimizin ortak sorumluluğudur” ifadeleriyle açıklamasını noktaladı.
Yorumlar kapalı.