Hizmet-İş Sendikası toplu sözleşme görüşmelerini yürüttüğü Balıkesir İçme Suyu ve Kanalizasyon İdaresi (BASKİ) işçileri için 25 bin TL net maaş ve 112 gün tediye ücreti ile aylık maaş 34 bin TL’yi bulacak şekilde, Manisa’nın Alaşehir Belediyesi’nde ise en düşük işçi maaşı 21 bin 500 TL ve 133 gün tediye ile 29 bin 400 lira maaşı bulacak şekilde anlaşma yapmıştı.
Hizmet-İş Sendikası’nın TİSKİ’de çalışan delegelerinden A.İ., sendikalarının kendilerini sattığını söyledi. Trabzon Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının yapılan sözleşme ile yoksulluğa mahkum edildiğini kaydeden İ., anlaşılan ücreti kabul etmediklerini ifade etti. Pazartesi günü yapılan arabulucu toplantısı öncesi sendika temsilcilerinin işçileri korkuttuğunu kaydeden İ., “Belediye Başkanı ‘imzalarsanız imzalayın, yoksa hakeme gidin’ diyor. İşçilere yüksek hakem kuruluna gidilirse sonucun daha kötü olacağı şeklinde korku veriliyor. İnsanların bir kısmı korktu, kabul etti. Ben ve bazı arkadaşlarım da kabul etmedi” sözlerini kullandı.
İşçilerin büyük bölümü ile görüşme sağlanmadığını ileri süren İ., “Ben arkadaşlara Mahmut Arslan’ın karşısına çıkıp bu ücreti kabul etmediğimizi söylemeyi teklif ettim. Çalışanların yüzde 85’i bunu kabul ettiğini söylüyorlar. Gelsin Mahmut Arslan, sorsun işçilere bakalım hangi yüzde 85’i kabul ediyor. Kaç üyeniz varsa gidin tek tek imzaya, ondan sonra konuşun işçiler kabul etti diye. Baskıyla birlikte bu ücreti kabul ettirdiler, insanlara sormadan imzalattılar. Cuma günü Mahmut Arslan gelecek, karar resmileşecek. Sanki büyük iş yaptılar, bir de imzalayacaklar” ifadelerine yer verdi.
“Sendika işçiyi bir gecede sattı” ifadelerini kullanan İ., Büyükşehir Belediyesi ile Hizmet-İş Sendikası’nın danışıklı olarak görüşmeleri yaptığını ve işçiyi düşünmediğini dile getirdi. Alacakları 17 bin 600 TL içerisinde ikramiyelerin de olduğunu belirten İ., “Sözleşmeyi yaptığımız 2022’den 11 bin lira maaş alıyorduk. O zaman asgari ücret 6 bin TL’ydi, şu anda 11 bin 500 TL. Maaşlarımız hem asgari ücret karşısında hem enflasyon ve döviz karşısında eridi, gitti. İnsanlar derdini söylemekten bile korkuyor. İçler acısı bir durum var” şeklinde konuştu.
Konuyla ilgili görüştüğümüz bir TİSKİ işçisi de sendika ile belediyenin el ele işçinin sırtına bastığını dile getirdi. Bugünkü ekonomik koşullarda 17 bin 600 liranın geçim sağlamaktan uzak bir ücret olduğunu kaydeden işçi, toplu sözleşmede sendikanın kendilerini arkadan vurduğuna dikkat çekti.
Sendika temsilcileri için “Yüzümüze güldüler, arkamızdan şamar attılar” ifadelerini kullanan TİSKİ işçisi sözlerine şöyle devam etti: “Aynı sendika başka illerde çok daha yüksek fiyatlara toplu sözleşmeler yaptı. 22 bin lira ve ikramiyeler içeren sözleşmeler yaptılar. Bize ise her şey içinde 17 bin 600 lira teklif ettiler. İşçiler kokudan sesini çıkaramıyor. İşten atılırız korkusundan işçiler, hakkını aramaktan çekiniyor. Sendika ‘biz işçilerle konuştuk, çoğu kabul etti’ diyorlar. Bize gelen giden hiç olmadı. 1 kilo kıyma 350 lira oldu. 1 kilogram kıyma nedir ki evime alamayacağım. 2017’de 3 bin 500 lira maaş alırken o dönem asgari ücret 1400 liraydı. Asgari ücretin 2,5 katı maaşımız vardı. Şu an asgari ücretle eşitlendik neredeyse.”