Stella Li, Türkiye’nin stratejik konumunu vurgulayarak, “İstanbul, Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan dünyanın tek şehri. Bu coğrafi avantajıyla Türkiye, bölgesel bir üretim merkezi olarak ön plana çıkıyor” dedi.
BYD’nin Türkiye’deki yatırımı sadece iş gücü ve üretim kapasitesiyle ilgili değil, aynı zamanda yeşil teknoloji ve AR-GE alanlarındaki potansiyeliyle de öne çıkıyor. Şirket, Manisa’da kurulacak üretim tesisinde elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobiller için en ileri teknolojiyi kullanmayı planlıyor.
BYD yöneticisi Li, fabrikanın 12 aydan kısa sürede tamamlanmasını hedeflediklerini belirtti. İlk aşamada pil paketi montajının Türkiye’de yapılacağını açıklayan Li, bu süreçte yerel iş gücüne önemli istihdam sağlanacağını ifade etti.
Tesisin Manisa’da kurulacak olması ve buranın stratejik önemi, BYD’nin Türkiye’yi sadece üretim merkezi olarak değil, aynı zamanda teknoloji ve inovasyon merkezi olarak görmesine olanak tanıyor. Türkiye’deki üretim faaliyetlerinin, Avrupa pazarı başta olmak üzere çevre ülkelerle olan ticareti de güçlendirmesi bekleniyor.
BYD’nin Türkiye’ye yapacağı yatırımın, sadece ekonomik anlamda değil, teknoloji transferi ve yerel iş gücünün yetkinliği açısından da önemli katkılar sağlaması bekleniyor. Şirketin global ölçekteki AR-GE kapasitesi ve yenilikçi çözümleri, Türkiye’nin otomotiv sektöründeki rekabet gücünü artırabilecek potansiyele sahip.
Yorumlar kapalı.