Duruşmada M.S., pedagog eşliğinde ifade verdi. Babası Ender Saraç’ın kendisine ve annesine kötü davrandığını ve bu durumun son bulması için suç duyurusunda bulunduğunu söyledi.M.S., ifadede annesiyle babasının ayrıldıklarını ve farklı dairelerde aynı binada yaşadıklarını, babasının kendisine kötü koktuğunu ifade ederek banyoya soktuğunu anlattı. Babasının annesine barışmak için baskı yaptığını aktaran çocuk, annesinin babası tarafından tehdit edildiğini söyleyerek bunların son bulması için istismar suçlamasında bulunduğunu ifade etti.
Annesine istismar iddiasını aktardığında annenin kendisine inanmadığını, ardından ise okuldaki rehberlik öğretmenine aktardığını ve sadece babasının okula çağrılacağını düşünerek kendisiyle konuşulduktan sonra babasının bir daha kendilerine yaklaşamayacağını düşündüğünü belirten M.S., istismar iddiasının doğru olmadığını ifade etti.
Çocuk M.S., ifadesi sonrasında, “Eğer uzaklaştırma kararını uzatabiliyorsanız ömür boyu devam etmesini istiyorum. Eğer biterse, hayatı mahvolmuş olabilir, çok kızmış olabilir, annemi öldürebilir. Bundan çok korkuyorum” şeklinde konuştu.
Çocuğun beyanına karşı söz alan Dr. Ender Saraç, oğlunun ilk beyanının ezberletilmiş olduğunu ifade etti, mahkeme huzurunda verdiği beyanının gerçek olduğunu, 8 aydır görüşmediklerini ve bu nedenle bir şey ezberletmesinin mümkün olmadığını söyledi.
Mağdur M.S.’ye atanan temsil kayyumu ise M.S.’nin mahkemedeki beyanlarının ezberletilmiş olduğu kanaatinde olduklarını belirterek, şikayetçi olduklarını söyledi. Davada Aile Bakanlığı avukatı ise aile içi istismar dosyalarında mağdurların ifadelerini çoğu zaman değiştirdiklerine dikkat çekti ve M.S.’nin ilk ifadesine itibar edilmesini istediklerini kaydetti. Ara kararını açıklayan mahkeme, adli görüşme raporunun hazırlanarak dosyaya gönderilmesinin beklenmesine karar verdi, duruşmayı ise 13 Haziran’a erteledi.
Yorumlar kapalı.