Sözcü TV’ye konuk olan Dervişoğlu, Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında sarf ettiği “Erdoğan çok zeki bir lider. Esad’ın yıkılmasında Türkiye’nin payı var” sözlerini değerlendirdi. Dervişoğlu, “Trump bizi HTŞ ile ilişkilendiriyor. Aslında ona atıfta bulunuyor. Trump’ın Erdoğan’a söylediği sözleri samimi bulmuyorum. Çünkü Trump’ın ilk döneminde Erdoğan’a söylediği olumsuz şeyler var. O dönemlerde Trump’ın Erdoğan’a yazdığı “aptal olma” mektubu var. ABD, emperyal bir devlet olmanın gereklerini yerine getiriyor. Bu coğrafyada yaşanması muhtemel faturalardan Türkiye’ye pay çıkacak kanaatindeyim. Türkiye’nin gücüne inanıyorum. TSK’nın gücüne inanıyorum. Türkiye sıradan bir ülke değil. Tarihte iz bırakmış bir devletiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın SGK borçları için CHP’li belediyelere yönelik “Silkeleyin” talimatı verdiğine ilişkin görüşleri sorulan Dervişoğlu; “Sayın Cumhurbaşkanı’nın dünyanın bu konjonktüründeki Türkiye’nin yerine bakarak söylüyorum boş işlerle uğraşacak kadar fazla zaman olduğu kanaatini taşımıyorum. Belediye bir kamu kuruluşudur. Dolayısıyla bir kamu kuruluşunun vatandaşa hizmet etmesini engelleyebilecek adımlarına atılabilmesi için insanın önce merhametini yitirmiş olması lazım. Buna bağlı olarak şunu söyleyeyim yani kendisine muhalif belediyelerin hesaplarına bloke koyuyor ve bunların iştiraklerine de aynı muameleyi yapıyor. Bu vatandaşa gidecek hizmete haciz koymak anlamına gelir” dedi.
AKP’li belediyelere değil muhalefetin elindeki belediyelere “silkeleyin” talimatının verilmiş olmasının altını çizen Dervişoğlu, “Onun için meseleyi merhamet boyutundan bakıyorum. SGK borçlarını, prim borçları bir önceki dönemden devralınmış borçlar ve bunların yapılandırılabilmesi imkanı da mevcut. Bunlarla alakalı olarak anlaşma yapılabilme imkanını sağlamakla mükellef hissetmesi gerekirken kendisini, hizmete haciz koymaya kalkışması vatandaş gözünde o belediyelerin ve o belediye başkanlarının siyaseten aşağıya çekilmesini temin etmeye gayret sarf etmesi benim tarafımdan bakıldığında sadece kızılacak bir durum değil kendisi için üzüleceğim de bir durum. Yani böyle bir yola tevessül etmiş olmasından ötürü ben Türkiye’de siyaset yapan birisi olarak son derece rahatsız olduğumu söyleyebilirim. Bu uygulamanın son derece zalimce bir uygulama olduğu kanaatini taşıyorum. Ben vatandaş penceresinden bakarak söylüyorum, ben çok zalimce görüyor ve sayın cumhurbaşkanının yani Türkiye’nin içinde bulunduğu bu sürece bakarak sırf siyasi saikle böyle bir konuya zaman ayırmasını ve bunun gündeme taşınmasını temin edecek adımları atmasında son derece yadırgadığımı da söyleyebilirim” yorumunu yaptı.
Kaynak: Sözcü
Yorumlar kapalı.