Yaşananları “ülkemiz adına üzgünüm” etiketiyle değerlendiren Yeşilada, “Bütün dünyanın gözü ona çevrilmişken, bu ancak Türkiye’nin imajına zarar verir.” dedi. Masumiyet karinesine vurgu yapan Yeşilada, suçluymuş gibi görüntülerin verilmesinin uygun olmadığını belirtti.
Daha önce Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edileceğine dair bazı gazetecilerin adres ve saat vererek haber yaptığını hatırlatan Yeşilada, bunun işin siyasi boyutunu gösterdiğini ifade etti. “Hukuka siyaset karıştığı zaman, ülkeye gelen yatırımlar gelmez hale geliyor, ülke zarar görüyor.” diyen Yeşilada, kimsenin yargılanmaktan kaçmadığını ancak sürecin adaletli ve usulüne uygun olması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan’ın olası “oyun planı”na ilişkin tahminlerde bulunan Yeşilada, en kötü senaryoların OHAL veya savaş hali ilan edilmesi ya da Yüksek Seçim Kurulu (YSK) kararıyla seçimlerin ertelenmesi olduğunu iddia etti. Yeşilada, “O tarihte hiçbir şekilde, hiçbir muhalefet partisi erken seçime oy vermez.” diyerek, Erdoğan’ın 2027 sonuna kadar seçim baskısından kurtulacağına inandığı takdirde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e daha fazla yetki verebileceği öngörüsünde bulundu.
Yeşilada, Donald Trump’ın mahkeme kararlarını yerine getirmediğini hatırlatarak, “Trump’ın ipiyle kuyuya inilmez.” uyarısında bulundu. “Fırsat bu fırsattır” denilerek muhalefete “çullanıldığını” savunan Yeşilada, bu durumun ters tepebileceğini belirtti.
Yorumlar kapalı.